KALEM SÛRESİ

İbnu'd-Durays, İbn Abbâs'tan bildirir: "Bir sûrenin baş tarafları Mekke'de nâzil olduğu zaman henüz Mekke'de iken ayrı bir sûre olarak yazılmaya başlanırdı. Yüce Allah daha sonra bu sûrenin âyetlerini dilediği gibi çoğaltır. Bu yönde Kur'ân'da ilk nâzil olan sûreler Alak, Kalem, Müzzemmil ve Müddessir sûreleridir."

Nehhâs, İbn Merdûye ve Beyhakî'nin bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Kalem Sûresi, Mekke'de nâzil oldu" demiştir.

İbn Merdûye'nin bildirdiğine göre Hazret-i Âişe: "Kalem Sûresi, Mekke'de nâzil oldu" demiştir.

1

"Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!"

Abdurrezzâk, Firyâbî, Saîd b. Mansûr, Abd b. Humeyd, İbn Cerîr, İbnu'l- Münzir, İbn Ebî Hâtim, Azame'de Ebu'ş-Şeyh, Hâkim, İbn Merdûye, el-Esmâ ve's-Sifât'ta Beyhaki, Târih'te Hatîb ve el-Muhtâre'de Diyâ, İbn Abbâs'tan bildirir: "Yüce Allah'ın ilk yarattığı şey Kalem'dir. Yüce Allah ona: "Yaz!" emrini verince, kalem: "Ne yazayım?" diye sordu. Yüce Allah: "Kaderi yaz!" buyurdu. Bu emir üzerine kalem kıyamete kadar olacak bütün şeyleri yazdı. Sonra yazdığı kitap dürüldü, kalem de kaldırıldı. Yüce Allah'ın Arş'ı suyun üzerindeydi. Suyun buharı yükselince bu buhardan gökler yaratıldı. Daha sonra ise Yüce Allah, Nûn'u yarattı. Yeryüzünü de Nûn'un sırtına yerleştirdi. Nûn hareket edince yeryüzü üzerinden yayıldı, dağlar ise sabit kılındı. Bundan dolayı dağlar kıyamet gününe kadar yeryüzüne karşı övünür." Ravi der ki: Daha sonra İbn Abbâs: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyetini okudu.

İbn Cerîr, Taberânî ve İbn Merdûye, İbn Abbâs'tan bildirir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Yüce Allah'ın ilk yarattığı şey kalem ile balıktır. Yüce Allah ona: «Yaz!» emrini verince, kalem: «Ne yazayım?» diye sordu. Yüce Allah: «Kıyamete kadar olacak olan her şeyi» buyurdu." Daha sonra Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyetini okudu. Buradaki Nûn'dan kasıt balıktır. Kalem ise bildiğimiz kalemdir.

İbn Ebî Şeybe, Ahmed, Tirmizî ve İbn Merdûye, Ubâde b. es-Sâmit'ten bildirir: Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Yüce Allah'ın ilk yarattığı şey Kalem'dir. Yüce Allah ona: «Yaz!» emrini verince, kalem sonsuza kadar olacak bütün şeyleri yazdı."

İbn Cerîr, Muâviye b. Kurra'dan, o da babasından bildirir: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyeti konusunda Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Nurdan bir kalem, nurdan bir levha üzerine kıyamet kadar olacak bütün şeyleri yazar. "

İbn Cerîr ve İbnu'l-Münzir, İbn Abbâs'tan bildirir: Yüce Allah divit (mürekkep hokkası) olan Nûn'u, sonra da kalemi yarattı. Yüce Allah ona: "Yaz!" emrini verince, kalem: "Ne yazayım?" diye sordu. Yüce Allah: "Kıyamete kadar olacak olan her şeyi" buyurdu.

Râfiî Târîhu Kazvîn'de Cüveybir vasıtasıyla Dahhâk'tan, o da İbn Abbâs'tan bildirir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Nûn, Levh-i Mahfûz'dur. Kalem de ışıldayan bir nurdandır" buyurmuştur.

Hakîm et-Tirmizî, Ebû Hureyre'den bildirir: Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Yüce Allah ilk önce kalemi daha sonra da divit (mürekkep hokkası) olan Nûn'u yarattı. Kaleme: «Yaz!» emrini verince, kalem: «Ne yazayım?» diye sordu. Yüce Allah: «Kıyamet gününe kadar kişilerin amelleri, geriye bıraktıkları, rızıkları veya ecellerine yönelik her şeyi yaz» buyurdu. Bu emir üzerine kalem kıyamete kadar olacak bütün şeyleri yazdı. «Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!» âyetinde ifade edilen de budur. Bunlar yazıldıktan sonra kaleme mühür basıldı. Bundan dolayı kıyamete kadar kalem artık başka bir şey yazmaz. Daha sonra Yüce Allah aklı yarattı ve ona: «İzzetime Yemin olsun ki seni sevidiklerimde tam kılacak, sevmediklerimde ise eksik bırakacağım» buyurdu."

Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyetini açıklarken: "Nûn'dan kasıt divittir. Kalem de kalemdir" demiştir.

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Nûn" ifadesini açıklarken şöyle demiştir: "Bu ve bunun benzeri olan şeyler, Yüce Allah'ın yeminlerindendir. Ayrıca Nûn, Yüce Allah'ın isimlerindendir."

Abdurrezzâk ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Katâde: "Nûn" ifadesini açıklarken: "Bundan kasıt, mürekkep hokkasıdır" demiştir.

Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre İbn Cüreyc: "Nûn" ifadesini açıklarken: "Bundan kasıt, yeryüzünü üzerinde taşıyan balıktır" demiştir.

Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir'in bildirdiğine göre Mücâhid: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyetini açıklarken: "Nûn'dan kasıt, yerin yedi kat altındaki balıktır. Kalem de kendisiyle Zikr'in yazıldığı kalemdir" demiştir.

İbn Ebî Şeybe ve İbnu'l-Münzir, İbn Abbâs'tan bildirir: "Yüce Allah ilk olarak Kalem'i yarattı. Yarattıktan sonra onu sağ eline aldı ki her iki eli de sağdır. Sonra divit (mürekkep hokkası) olan Nûn ile Levh'i yarattı. Kalemle de levhin üzerine yazdı. Daha sonra gökleri yarattı. Hepsini yarattıktan sonra da dünya üzerinde kıyamete kadar nelerin yaratılacağı, iyi veya kötü hangi amellerin yapılacağı, helal veya haram, yaş veya kuru tüm rızıkları bu Levh'e yazdı."

Abd b. Humeyd ve İbnu'l-Münzir, Katâde'den bildirir: "Kalem, Yüce Allah'ın büyük bir nimetidir. Şayet kalem olmasaydı ne bir din ayakta durabilir, ne hayatın bir düzeni olurdu. Yüce Allah da mahlükatını nasıl ıslah edeceğini en iyi bilendir."

Abd b. Humeyd'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyetini açıklarken şöyle demiştir: Yüce Allah önce kalemi yarattı ve ona: "Yürü!" dedi. Bu emir üzerine kalem kıyamet gününe kadar olacak bütün şeyleri yazdı. Sonra Nûn'u yarattı ki o da balıktır. Yeryüzünü bu balığın üzerine yaydıktan sonra da: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" buyurdu.

İbn Merdûye, İbn Abbâs'tan bildirir: "Nûn. Kalem'e ve yazdıklarına Yemin olsun!" âyeti konusunda Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

"Nûn, yerlerin üzerinde durduğu balıktır. Kalem de Yüce Rabbimizin hayrı ve şerri, faydası ve zararı ile kaderi yazdığı kalemdir. Yazıcılardan kasıt ise insanın amellerini yazan değerli meleklerdir."

Abdurrezzâk, İbn Cerîr, İbnu'l-Münzir ve Hâkim'in değişik kanallardan bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini: "Ve yazdıklarına" şeklinde açıklamıştır.

Abd b. Humeyd, Mücâhid ile Katâde'den aynısını bildirir.

Abd b. Humeyd, İbnu'l-Münzir ve İbn Ebî Hâtim'in bildirdiğine göre İbn Abbâs: (.....) ifadesini: "Ve yaptıklarına" şeklinde açıklamıştır.

1 ﴿