4

Ceza gününün sahibidir.

Maliki yevmiddin; Âsım, Kisâi, Halef ve Ya’kûb elifle mâliki okumuşlardır. İbn Semeyfa’ ile İbn Ebi Able de böyle okumuşlar, ancak onlar kâfi nasb etmişlerdir. Ebû Hureyre ile Âsım el - Cuhderi de kâfi meksur, elifsiz ve lâm’ı sakin (melki) okumuşlardır. Ebû Osman en - Nehdi ile Şa’bî de lâm’ın kesri ve kâfın nasbi ile elifsiz olarak melike okumuşlardır. Sa’d b. Ebi Vakkas, Hazret-i Âişe ve Muvarrak el - İdi de bu şekilde melikü okumuşlar, ancak onlar kâfi merfu okumuşlardır. Übey b. Ka’b, Ebû Recâ’ el - Utaridi elifsiz olarak meliki okumuşlardır. Amr b. As da böyle okumuş, ancak o zammelemiştir. Ebû Hanife ile Ebû Hayve de fiil-i mazi formatmda melike ve yevme şeklinde okumuşlardır.

Abdulvaris, Ebû Amr’dan lâm’ın sükununu rivayet etmiştir, Ebû Amr ile cumhûr-ı kurradan gelen meşhur rivayet, melik şeklindedir. Bu da daha çok övgü ifade eder. Çünkü her melik mâliktir, ama her mâlik melik değildir.

Din üzerinde de iki görüş vardır:

Birincisi: Hesap demektir. Bunu İbn Mes’ûd demiştir.

İkincisi: Ceza demektir, bunu da İbn Abbâs demiştir.

Allahü teâlâ "âlemlerin Rabb’idir” diyerek dünyanın sahibi olduğunu tesbit edince,

"ceza gününün sahibidir” demekle de ahiretin de hakimi olduğunu göstermiştir. Ceza gününün tahsis edilmesinin de o gün hükmün yalnız O’na ait olmasından dolayıdır, denilmiştir.

4 ﴿