74

Sonra bunun ardından kalpleriniz katılaştı; artık onlar taş gibidir, hatta daha da katıdır, Çünkü taşlardan öylesi vardır ki, ondan nehirler fışkırır ve onlardan öyleleri de vardır ki, çatlar da ondan su çıkar. Yine onlardan öyleleri vardır ki, Allah korkusundan aşağı yuvarlanır. Allah yapmakta olduğunuz şeylerden gafil değildir.

"Sonra kalpleriniz katılaştı": İbrahim b. Seriyy şöyle demiştir: Kaset, lügatte kalınlaşmak, kurumak manasınadır. Kalbin katılaşması da ondaki yumuşaklığın, rahmetin ve huşuun gitmesidir. Kasi ile asi çok sert demektir.

İbn Kuteybe de şöyle demiştir: Kaset, aset, atet birdir, kurumak manasınadır.

Burada (za ile) işaret edilen kimseler hakkında da iki görüş vardır:

Birincisi: Bütün İsrâil oğullarıdır.

İkincisi: Katildir.

İbn Abbâs şöyle demiştir: Onu öldürenler, maktul katilin ismini verince: Vallahi biz öldürmedik, dediler.

Zalike’nin kâf'i hakkında da üç görüş vardır:

Birincisi: Ölülerin diriltilmesine işarettir, o zaman hitap bütün İsrâil oğullarına olur.

İkincisi: Maktulün sözünedir, o zaman hitap katile olur, bu ikisini müfessirler demişlerdir.

Üçüncüsü: Âyetlerde geçen maymunlara ve domuzlara çevrilme, dağın kaldırılması, suyun fışkırması ve maktulün diriltilmesidir, bunu da Zeccâc demiştir.

"Ev” edatı hakkında da birtakım görüşler vardır, bunlar da ev kesayyibin’de geçenlerle aynıdır.

"Taşlardan öyleleri vardır ki, onlardan nehirler fışkırır":

Mücâhid şöyle demiştir: Suyun fışkırdığı, çatlayıp da içinden su çıkan veya dağ başından yuvarlanan her taş bunu Allah’ın korkusundan yapar.

74 ﴿