46

O, beşikte iken ve yetişkinlik halinde insanlarla konuşur ve o, salihlerdendir, dediği zaman da (sen yanlarında değildin).

"Mehd": Çocuğun beşiğidir, temhid kökünden gelir ki, yatak hazırlamaktır. O durumda insanlarla konuşması hususunda da iki görüş vardır:

Birincisi: Annesini atılan iftiradan temize çıkarmak içindir.

İkincisi: Peygamberliğini gösteren mucizesini gerçekleştirmek içindir.

İbn Abbâs şöyle demiştir: Beşiğinde bir saat konuştu, sonra konuşma dönemine gelinceye kadar konuşmadı.

"Kehlen” (yetişkin):

İbn Abbâs şöyle demiştir: Allahü teâlâ onu otuz yaşında peygamber gönderdi, otuz ay da peygamberlik etti. Sonra Allah onu göğe kaldırdı.

Vehb b. Münebbih de şöyle demiştir: Otuz yaşının başında ona vahiy geldi, otuz ay da peygamberlik etti, sonra Allah onu göğe kaldırdı.

İbn Enbari de şöyle demiştir: İsa aleyhisselam otuzunu geçmişti, onu geçen kehl sınırına girmiş olur. Kehl Araplarda otuzu geçen kimsedir. Ona kehl denmesi kuvvetini toplayıp gençliği kemale erdiği içindir. Kad iktehelennebatü denir ki, ot yükselip boy salmaktır.

İbn Fâris de şöyle demiştir: Kehl saçı ağaran kimseye denir.

Eğer: Ergin/yetişkin bir kimse zaten konuşur, denirse, buna üç türlü cevap verilir:

Birincisi: Bu söz uzun yaşayacağına yani erişkin olacağına dair bir müjde yerinde söylenmiştir.

İbn Abbâs’tan şöyle dediği rivayet edilmiştir: "kehlen", yani bu, gökten indikten sonra olacaktır.

İkincisi: Onlara şunu haber vermiştir ki, zaman ona tesir edecek ve günler onu halden hale geçirecektir. Eğer ilâh olsa idi, bu değişikliği yaşamazdı. Bunu İbn Cerir Taberî, demiştir.

Üçüncüsü: Kehlden maksat halim selim kimsedir, bunu da Mücâhid, demiştir.

46 ﴿