134

Onlar ki, mallarını bollukta ve darlıkta harcarlar, öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah iyilik edenleri sever.

"Ellezine yünfikune fisserrai veddarrai":

İbn Abbâs: Bollukta ve darlıkta, demiştir. Âyetin manası şöyledir: Onlar Allah ile muameleye rağbet ettiler, bolluk onları şımartıp görevlerini unutturmadı, darlık da onları engelleyip cimrilik ettirmedi.

"Velkazıminel gayza":

Zeccâc şöyle demiştir: Kezamtül ğayza denir ki, içindeki öfkeyi tutmaktır. Kezamel bairi cirrethu da: Deve gevişi boğazında dolaştırıp durdu demektir.

İbn Enbari de şöyle demiştir: Aslında kazm istemeyerek ve üzülerek tutmaktır, İbn Ömer, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'den şöyle dediğini rivayet etmiştir. Bir kul Allah rızası için yuttuğu öfkesinden daha faziletli bir yudum yutmamıştır. 12

12 - İmam Ahmed, Müsned, 2/128; İbn Mâce, Zühd, bab, 18.

"İnsanları affedenler": Bunda da iki görüş vardır:

Birincisi: Köleleri affetmektir, bunu İbn Abbâs ile Rebi’, demişler.

İkincisi: Mutlak olarak affetmektir; onlar kendilerine haksızlık edenleri affederler, bunu da Zeyd b. Eslem ile Mukâtil, demişlerdir.

134 ﴿