7Mûsa'nın annesine: "Onu emzir; onun adına korktuğun zaman onu denize at. Korkma, üzülme. Gerçekten biz onu sana döndüreceğiz ve onu peygamberlerden kılacağız” diye vahyettik. "Mûsa’nın annesine vahyettik": Bunda da üç görüş vardır: Birincisi: O, ilhamdır, bunu da İbn Abbâs, demiştir. İkincisi: Cebrâil ona bu haberi getirdi, bunu da Mukâtil, demiştir. Üçüncüsü: O, uykuda görülen rüya idi, bunu da Maverdi nakletmiştir. Mukâtil: Mûsa’nın annesinin adı: Yuhabez’dir, demiştir. "Onu emzir diye": Müfessirler şöyle demişlerdir: Ebelerden biri Mûsa’nın annesine dürüst davrandı, doğum yapınca işlerini gördü, sonra da çıktı; casuslarla karşılaştı. Onlar da Mûsa’nın annesinin yanına girmek üzere geldiler; (Mûsa’nın) kız kardeşi: Anne, işte gözcüler kapıdalar, dedi; onu bir beze sarıp fırına attı, o da tutuşmuş idi. Gözcüler girip çıktılar. Annesi, Mûsa’nın kız kardeşine: "Çocuk nerede?” dedi. O da: Bilmiyorum, dedi. Fırından onun ağıt sesini duydu, yanına girdi ki, Allah ateşi ona soğuk ve selamet yapmış. Onu doğumundan sonra üç ay emzirdi. Dört ay diyenler de vardır. Ondan korkunca ona bir tabut yaptı. "Onun adına korktuğun zaman": Bunda da iki görüş vardır: Birincisi: Onun öldürülmesinden korktuğun zaman, bunu da Mukâtil, demiştir. İkincisi: Seslenip yahut ağlayıp da sesinin duyulmasından korktuğun zaman. Bunu da İbn Saib, demiştir. "Korkma": Bunda da iki görüş vardır: Birincisi: Suya boğulmasından. İkincisi: Kaybolmasından. Bunu da Mukâtil, demiştir. Esmaî şöyle demiştir: Bir Arap kadınına: Ne kadar düzgün konuşuyorsun, dedim. O da şöyle dedi: Bu Âyetten sonra düzgün konuşma var mıdır, o da şudur: "Mûsanın annesine onu emzir diye vahyettik. Ondan korktuğu zaman onu denize at; korkma, üzülme. Şüphesiz biz onu sana döndüreceğiz ve onu peygamberlerden kılacağız". Burada iki emir, iki nehiy, iki haber ve iki müjdeyi bir araya getirmiştir. |
﴾ 7 ﴿