30Ey kulların üzerindeki hasret (gel artık, gelme zamanıdır)! Ne zaman onlara bir elçi gelse, mutlaka onunla alay ederlerdi. "Ya hasreten alel ibad": Ferrâ’, mana: Ne yazık kullara, demiştir. Zeccâc da şöyle demiştir: Hasret, insanın üzerine sonsuz keder çöküp de kalbinin zayıf düşmesidir. Kullara hasret duyan hakkında da iki görüş vardır: Birincisi: Onlar kendi nefislerine hasret duyarlar. Zeccâc şöyle demiştir: Elçilerle alay etmeleri ahirette kendileri için hasret olur. Ebû Ubeyde de şöyle demiştir: Onlar azabı gözleriyle gördükleri zaman: Eyvah, peygamberlere hasret kaldık, şimdi nasıl edelim de onlara iman edelim, derler! İkincisi: Bu, kulların peygamberlere inanmamaları yüzünden meleklerin onlara üzülmeleridir. Bunu da Dahhâk, demiştir. |
﴾ 30 ﴿