2

O ki, ümmilerin içinde kendilerinden, onlara âyetlerini okuyacak, onları temizleyecek ve onlara kitabı ve hikmeti öğretecek bir Peygamber gönderdi. Gerçi onlar önceden elbette apaçık bir sapıklık içinde idiler.

"O ki, ümmilere gönderdi": Yani Araplara, onlar okuryazar değillerdi. Biz de hu manavı Bakara: 78’de şerh etmiştik.

"Bir Peygamber": Yani Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem'i.

"Kendilerinden": Yani kendi cins ve soylarından, demektir.

Eğer: "Ümmi peygamber göndermek nasıl bir nimetti?” denilirse.

Cevap üç türlüdür:

Birincisi: Çünkü peygamberlerin kitaplarındaki müjdeye uygun düşmekledir.

İkincisi: Durumlarına uygun olduğu için onlarla daha kolay anlaşır.

Üçüncüsü: Daha öncekilerin kitaplarını bildiği zannedilmesin, diye. Bundan sonrası da Bakara: 129’da geçmiştir.

"Gerçi onlar daha önce apaçık bir sapıklık içinde idiler": O apaçık sapıklık da şirktir.

2 ﴿