11

"Yalanlayıcılar olan o varlıklı kişileri Bana bırak ve onlara biraz mühlet ver”.

Bil ki insan önemli bir işe ihtimal gösterdiğinde ve bir başkası o önemli işi tam ve mükemmel bir şekilde yapmaya kadir olduğunda, o, ona, "o işi bana bırak" der. Bu, "Buna ihtimamın yanısıra başka birşeye ihtiyacım yok" demektir. Bu, "o yalanlayanı Bana bırak" (Kalem, 44) ayeti gibidir.

Ayetteki, ifadesinde, "nimet" kelimesi fetha ile "na'met" şeklinde okunursa, "tena'um" (nimetlenme refah içinde olma) manasına; "nimet" şeklinde okunursa, in'âm' (nimetlendirme) manasına; zamme ile "nû'met" şeklinde okunursa, "sevinç" manasına gelir. Bu manada, "Sana in'am etti ve seni sevindirdi" denilir. Burada bahsedilenler Kureyş'in ileri gelenleridir. Onlar, bolluk ve refah içinde idiler.

Ayetteki, "Onlara biraz mühlet ver" ifadesiyle ilgili iki izah var:

1) Buradaki az mühletten murad, dünya hayatıdır.

2) Bundan murad, Bedr gününe kadar olan o kısa müddettir. Çünkü Allahü teâlâ, o günde bu kafirleri helak etmiştir.

Cehennemde Bekleyen Azap

Hak teâlâ bundan sonra, Allah katında onlar için bulunan azabın keyfiyetini (nasıl olduğunu) anlatmak için şöyle buyurmuştur:

11 ﴿