27

Geceyi gündüze geçirir, gündüzü geceye geçirirsin. Ölüden diriyi çıkarır, diriden ölüyü çıkarırsın. Dilediğin kimseye de hesapsız rızık verirsin."

İbn Abbâs, Mücâhid, el-Hasen, Katâde ve es-Süddî, yüce Allah'ın:

"Geceyi gündüze geçirir, gündüzü geceye geçirirsin...." âyetinin anlamı hakkında şunu söylemişlerdir: Yani Sen, birisinden eksileni ötekine geçirirsin ve nihayet gündüz onbeş saat olur ki bu da gündüzün en uzun olduğu süredir. Gece ise dokuz saat olur, bu da gecenin en kısa olduğu süredir.

Aynı şekilde:

"Gündüzü geceye geçirirsin" âyeti de böyledir. Bu el-Kelbî'nin de görüşüdür. İbn Mes’ûd'dan da bu açıklama rivâyet edilmiştir.

Âyet-i kerimenin lâfızlarının kapsamına gece ile gündüzün ardarda gelmesinin girme ihtimali de vardır. Âdeta birinin gitmesi, ötekine girmesi gibidir.

Müfessirler yüce Allah'ın:

"Ölüden diriyi çıkarırsın" âyetinin anlamı hakkında farklı görüşlere sahiptirler. el-Hasen der ki: Bunun anlamı kâfirden mü’mini, mü’minden de kâfir çıkartırsın, şeklindedir. Buna yakın bir açıklama Selman-ı Farisî'den de rivâyet edilmiştir.

Ma'mer'in ez-Zührî'den rivâyetine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), hanımlarının yanına girdiğinde görünüşü güzel bir kadın ile karşılaşır ve: "Bu kadın kimdir?" diye sorar. Hanımları: Senin teyzelerinden birisidir, diye cevap verirler. "Hangisi?" diye sorunca hanımları: Bu el-Esved b. Abd Yeğûs'un kızı Halide'dir, derler. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: "Ölüden diriyi çıkartan Allah'ın şanı ne yücedir!" Halide, saliha bir kadın idi, babası ise kâfir idi.

Bu açıklamaya göre maksat kâfirin kalbinin ölü olduğu, mü’minin kalbinin ise diri olduğudur. Buna göre ölüm ve hayat tabirleri istiare yoluyla kullanılmış olmaktadır.

İlim adamlarının birçoğunun kanaatine göre ise âyet-i kerimede geçen "dirilik ve ölüm" gerçek anlamlarıyla kullanılmıştır. İkrime der ki: Bu, canlı olan tavuktan cansız olan yumurtanın çıkartılması, cansız olan yumurtadan canlı olan tavuğun çıkartılması gibidir.

İbn Mes'ûd ise şöyle demektedir: Bundan kasıt, cansız olan nutfenin canlı olan erkekten çıkması, canlı olan erkeğin cansız olan nutfeden çıkmasıdır.

İkrime ve es-Süddî de der ki: Maksat başaktan çıkan dane ve daneden çıkan başak, hurma ağacından çıkan çekirdek ile çekirdekten çıkan hurma ağacıdır. Buna göre hurma ağacındaki ve başaktaki hayat, bir benzetmedir.

Daha sonra yüce Allah:

"Dilediğin kimseye de hesapsız rızık verirsin" yani rızkı darlık ve azlık sözkonusu olmaksızın, pek çok verirsin. Nitekim: Filan kişi hesapsız olarak verir, demek de bu kabildendir. Âdeta o verdiği şeyleri hesap etmiyor gibidir, anlamındadır.

27 ﴿