87

Allah (O'dur ki) O'ndan başka ilâh yoktur. Yemin olsun ki O, gerçekleşeceğinden hiç şüphe olmayan Kıyâmet gününde hepinizi mutlaka bir araya toplayacaktır. Allah'tan daha doğru sözlü kimdir?

Yüce Allah'ın:

"Allah (O'dur ki) O'ndan başka ilâh yoktur" âyeti, mübtedâ ve haberdir

"Yemin olsun ki O, mutlaka hepinizi bir araya toplayacaktır" âyetinin başındaki "lâm" yemin içindir.

Bu âyet-i kerîme, öldükten sonra diriliş hakkında şüpheye düşen kimseler hakkında nâzil olmuştur. Yüce Allah kendi zatına yemin ederek bunun gerçekleşeceğini bildirmektedir. Eğer "lâm" dan sonra (fiilin sonunda) şeddeli bir "nûn" geliyor ise: o "lâm" kasem "lâm"ıdır Âyetin anlamı, ölüm ile ve yerin altında Kıyâmet gününe kadar toplayacaktır derler, şeklindedir. Bazıları, buradaki “.....” edatı ifadede bir sıradır (fazladan gelmiştir), anlamı ise, mutlaka Kıyâmet gününde hepinizi bir araya toplayacaktır şeklindedir.

Kıyâmete bu ismin veriliş sebebi ise, insanların o günde, aziz ve celil olan âlemlerin Rabbi huzuruna kalkacaklarından dolayıdır. Yüce Allah şöyle buyurmakladır:

"Yoksa onlar, büyük bir gün için muhakkak tekrar diriltileceklerini sanmıyorlar mı ki. O günde insanlar Âlemlerin Rabbi'nin huzuruna kalkacaklardır." (el-Mutafifin, 83/4-6) Şöyle de denilmiştir: Kıyâmet günü, insanlar kabirlerinden kıyâmet için kalkacaklarından dolayı bu ad verilmiştir. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

"O gün onlar, kabirlerinden hızlıca çıkacaklardır." (el-Meâric, 70/43) Kıyâmet kelimesinin aslı "vavlıdır.

"Allah'tan daha doğru sözlü kimdir?" âyetindeki "Söz" kelimesinin nasb edilmesi, beyan olduğundandır. Anlamı, Allah'tan daha doğru sözlü hiçbir kimse yoktur, demektir. Hamza ve el-Kisâî, “.....” kelimesini "sâd" yerine "ze" harfi ile; “.....” diye okumuşlardır. Diğerleri, "sâd" ile okumuşlardır. Kelimenin aslı "sâd" iledir. Bu iki harfin mahreç bakımından biribirlerine yakınlığı dolayısıyla "sad" yerine "ze" ile okumuşlardır.

87 ﴿