88Allah'ın size verdiği rızıktan helâl ve tertemiz olarak yiyin. Ve siz, îman ettiğiniz Allah'tan korkunuz. Yüce Allah'ın: "Allah'ın size verdiği rızıktan helal ve temiz olarak yiyin" âyeti ile ilgili olarak tek bir hususu açıklayacağız: Bu âyet-i kerimede "yemek"; yemek, içmek, giyinmek, binmek ve buna benzer yollarla faydalanmaktan ibarettir. Özellikle "yemek"in sözkonusu edilmesi ise, insan için en önemli maksat ve en özel yararlanma yollarından biri oluşu dolayısıyladır. İleride el-A'raf sûresinde (7/31- âyetin tefsirinde) yemenin, içmenin ve giyinmenin hükmüne dair açıklamalar yüce Allah'ın izniyle gelecektir. Lezzet veren şeylere karşı arzu duyup, canın çektiği çeşitli şeyleri elde etmek hususunda nefse karşı direnmeye gelince, bu hususta nefse imkân tanımak konusunda insanların farklı yaklaşımları vardır, Onlardan kimisi, nefsi bu işlerden alıkoyup arzuladığı şeylerin arkasından gitmekten alıkoymanın, nefsinin dizginlerini ele geçirebilmesi ve inadını hafifletmesi açısından daha uygun olduğu görüşündedir. Çünkü, eğer nefsinin isteğini gerçekleştirecek olursa, nefsinin arzularının esiri olur ve nefsi onu istediği yere götürür Nakledildiğine göre Ebû Hâzim, meyvenin yanından geçer, canı onu yemek İster, fakat: Senin bunlarla buluşma yerin cennettir, dermiş. Başkaları da şöyle demektedir: Zevk aldığı şeyleri ele geçirmesi için nefse imkân tanımak, nefsi rahatlatacağından, istediği şeyi elde etmekle daha bir canlanacağından böylesi daha uygundur. Başka bir kesim de şöyle demektedir: Bu hususta orta yolu tutmak daha uygundur. Çünkü nefsine istediği şeyleri kimi zaman verip kimi zaman vermemek, her iki yolu da telif etmektir. Bu ise, kusursuz bir orta yoldur. Haddi aşmak (i'tidâ) ve rızkın anlamına dair açıklamalar daha önceden el-Bakara Sûresi'nde (Haddi aşmak: 2/62. âyetin tefsirinde, rızık ise 2/3. âyetin tefsiri, 23- başlıkta) geçmiş bulunmaktadır, Allah'a hamd olsun. |
﴾ 88 ﴿