17Onu yudum yudum içmeye çalışacak, rahatça boğazından geçiremeyecek. Ölüm kendisini her yandan gelip saracak fakat o bir türlü ölmeyecek, arkasından da oldukça ağır bir azâb gelecek. "Onu yudum yudum içmeye çalışacak." Yani o su çok acı ve sıcak olduğundan dolayı bir defada değil de bir çok yudumlar (cür'alar) halinde İçmeye çalışacaktır. "Rahatça boğazından geçiremiyecek" onu rahatça yutamayacaktır. Mesela; ifadeleri suyu yudum yudum içti, anlamındadır. Eğer su kolaylıkla boğazdan aşağı iniyor ve geçiyor ise; denilir. ise; Allah onu o kimseye kolaylıkla içirdi, boğazından geçirdi, manasınadır, ise sıladır ve onu ancak bir süre geciktirdikten sonra boğazından geçirebilecektir, demektir. (Aynı kökten gelen fiili kullanıldığı) Allah'ın: "Fakat az kalsın yapamayacaklardı" (el-Bakara, 2/71) âyeti, bir süre gecikmeden sonra yaptılar, anlamındadır. İşte bundan dolayı yüce Allah bir başka yerde de şöyle buyurmakladır: "Onunla karınlarında ne varsa eritilir, derileri de."(el-Hac, 22/20) Bu da onların içtikleri bu suyu yutacaklarının delilidir. İbn Abbâs da der ki: O su boğazından geçer, ancak onunla susuzluğu da gitmez. "Ölüm kendisini heryandan gelip saracak." İbn Abbâs der ki: Sağından solundan, üstünden, altından, önünden, arkasından herbir yönden ölümün sebepleri onun üzerine gelecektir. Yüce Allah'ın: "Onların üzerlerinde de ateşten tabakalar ve altlarında da tabakalar vardır" (ez-Zümer, 39/16) âyeti da bunun gibidir. İbrahim et-Teymî der ki: Ölüm vücudunun herbir yerinden hatta saçlarının dibinden dahi ona gelir. Buna sebeb ise vücudunun herbir yerindeki 20 ve ıstıraplardır. ed-Dahhâk der ki: Ölüm ona herbir yandan ve herbir yönden ayaklarının baş parmaklarından dahi gelecektir. el-Ahfeş de der ki: Bu âyet ile kâfire cehennemde isabet edecek belalar kastedilmektedir. Bunlar esas itibariyle ölümden de büyük olduğu haide bunları "ölüm" diye adlandırmıştır. Bir diğer açıklamaya göre: Bir çeşit azaba duçar edilmedik hiçbir azaları bırakılmayacaktır. Yetmiş defa ölecek olsa dahi, bir tek anda ona isabet edecek bu azap türlerinden birisinden şüphesiz daha kolay gelecektir. Onun göreceği bu azap ya kendisini sokan bir yılan, yahut bir akreb, yahut onu yakan bir ateş, yahut ayaklarındaki bir zincir, yahut boynundaki bir tasma, yahut kendisine bağlanacağı bir zincir ya da içinde bulunacağı bir tabut, yahut bir zakkum veya kaynar bir su, veya bunun dışındaki herhangi bir azâb çeşidi olacaktır, Muhammed b. Ka'b da der ki: Kâfir cehennemde içecek bir şey isteyeceğinde, onu görür görmez defalarca ölür gibi olacaktır. O suya yaklaşacağı vakitte defalarca Ölecektir. Ondan içerse yine defalarca ölecektir. İşte yüce Allah'ın: "Ölüm kendisini her yandan gelip saracak, fakat o bir türlü ölmeyecek" âyetinde anlatılan budur. ed-Dahhak der ki: Ölmeyecek ve böylelikle de rahat yüzü görmeyecektir. İbn Cüreyc de der ki: Ruhu gelip onun hançeresinde tıkanır, kalır. Ağzından çıkmaz ve bunun sonucunda da Ölmez. Geriye, içerisine de dönmez ki hayatın ona faydası olsun. Bunun bir benzeri de yüce Allah'ın: "Sonra orada hem ölmeyecek hem de hayat bulmayacaktır" (el-A'la, 87/13) âyetidir. Denildiğine göre yüce Allah, onun cesedinde herbiri ölümün acı ve ıstırabı gibi olan pek çok acı ve ıstırablar yaratacaktır. "Fakat o bir türlü ölmeyecek" âyeti hakkında şöyle de denilmiştir; Çünkü ölümün şiddetleri ve sıkıntıları uzayıp gidecek, ölüm sekeratı devam edecektir. Bu da onun azabının daha bir arttın İması için olacaktır. Derim ki: Bu açıklamalardan kişinin öleceği anlaşılmakta ise de durum böyle değildir. Çünkü yüce Allah şöyle buyurmaktadır: "Onlar hakkında hüküm verilmez ki ölsünler. Onların üzerindeki (cehennem) azabından bir şey de hafifletilmez."(Fatır, 35/36) Sünnet de bu şekilde vârid olmuştur. O halde kâfirlerin halleri sürekli olarak ölüm sekerâtının (sarhoşluğunun) üzerini İstilâ ettiği kimselerin hallerine benzer. Doğrusunu en iyi bilen Allah'tır. "Arkasından" yani önünden "Oldukça ağır bir azâb gelecek." Kesintisiz, peşpeşe acılarla ve oldukça şiddetli bir azap gelecek demektir. Yüce Allah'ın: "Onlar sizde bir şiddet bulunsunlar" (et-Tevbe, 9/123) âyetinde de aynı kökten gelen kelime kullanılmıştır ki; sizde bir çetinlik, sertlik ve kuvvet bulsunlar demektir. Fudayl b. İyad'da yüce Allah'ın: "Arkasından da oldukça ağır bir azâb gelecek" âyetini bu nefes almalarının önlenmesi ve nefeslerinin içinde tutulması demektir, diye açıklamıştır. |
﴾ 17 ﴿