28

Onların önündekini de, arkalarındakini de bilir. O'nun razı olduğu kimselerden başkasına şefaat etmezler. Onlar korkusundan titrerler.

"Onların önündekini de, arkalarındakini de bilir." Yani yaptıklarını da, yapacaklarını da bilir. Bu açıklamayı İbn Abbâs yapmıştır. Yine ondan nakledildiğine göre

"önündekileri" âhireti,

"arkalarındakini" dünyayı

"de bilir" demektir. Birinci açıklamayı es-Sa'lebî, ikincisini de el-Kuşeyrî nakletmektedir.

"O'nun razı olduğu kimselerden başkasına şefaat etmezler." İbn Abbâs dedi ki: Bunlar; lâ ilahe illallah şehadetini getirenlerdir. Mücahid dedi ki: Bunlar Allah'ın kendisinden razı olduğu herkestir. Sahih-i Müslim'de ve başkalarında olduğu gibi melekler yarın âhirette şefaat edecekleri gibi dünyada da şefaat ederler, çünkü onlar ileride geleceği üzere mü’minlere ve yeryüzünde bulunanlara -Kur'ân-ı Kerîm'de açık nassla belirtildiği gibi- mağfiret dilerler.

"Onlar" melekler

"korkusundan titrerler." O'nun kendilerine duymadıkları bir azap ve bir tehlike saklamış olup olmadığından yana emin değildirler,

28 ﴿