42

De ki: "Gece ve gündüz Rahmân'a karşı sizi kim koruyabilir?" Hayır, onlar Rabblerinin zikrinden dahi yüz çevirenlerdir.

"De ki: Gece" uyuduğunuz vakit

"ve gündüz" uyanıp işlerinizi gördüğünüzde

"Rahmân'a karşı" yani O'nun azap ve intikamından

"sizi kim koruyabilir?" Yani sizi kim bekler ve kim muhafaza eder. Bu da yüce Allah'ın:

"Allah'a karşı" yani Allah'ın azabına karşı

"bana kim yardım eder?" (Hud, 11/63) âyetini andırmaktadır.

"(-İkil): Bekçilik ve korumak" demektir. "Allah onu korudu" anlamındadır." Allah'ın koruması altında git" denilir. Onlara karşı kendimi korudum" anlamındadır. Şair İbn Herine şöyle demiştir:

"Şüphesiz ki Silleyma -ki Allah onu korusun- (vermiş olması halinde) hiç de kendisine zarar vermeyecek,

Bir şeyini eksiltmeyecek bir hususta bize cimrilik etti."

Bir başka şair de şöyle demektedir:

"Çöktürdüm devemi ve onun (uyumayan) gözüyle kendimi korudum.

el-Kisaî ve el-Ferrâ' ise: "Sizi koruyabilir" âyetinin "lâm" harfi üstün ve "vav" harfi sakin okunduğunu naklettikleri gibi yine her iki halde de hemzenin hafif okunduğunu da nakletmişlerdir. Ancak bilinen şekil hemzenin tahkikidir. Bu da genel olarak kıraat âlimlerinin okuyuşudur.

(.........) şeklindeki okuyuşa gelince; bu da en-Nehhâs'ın naklettiğine göre İki bakımdan yanlıştır. Evvela hemzenin değiştirilmesi ancak şiirde olur. İkincisi, mazide (buna göre) "ya" ile; demeleri gerekir ki, bu takdirde mana değişir. Çünkü bu, onun böbreğini ağrıttım, anlamına gelir. Bir kimse birisine; diyecek olursa; Allah'ın onun böbreklerine ağrı vermesi için beddua etmiş olur.

Şöyle de denilmiştir: Burada ifade soru anlamında olmakla birlikte maksat nefiydir ve ifade: Sizi, O'ndan başka koruyacak kimse yoktur, takdirindedir.

Hitab, aralarından Allah'ın yaratıcılığını kabul edenleredir. Yani sizler, O'nun yaratıcı olduğunu kabul ettiğinize göre; sizin çabuk gelmesini istediğiniz azâbı başınıza getirmeye kadir olan da O'dur.

"Hayır, onlar Rabblerinin zikrinden" yani Kur'ân-ı Kerîm'den, Rabblerinin öğütlerinden diye açıklandığı gibi, O'nu bilip tanımaktan diye de açıklanmıştır;

"yüz çevirenlerdir" başka şeylerle oyalanarak gaflete düşenlerdir.

42 ﴿