4

Yeryüzü şiddetle sarsıldığı zaman,

"Yeryüzü şiddetle sarsılacağı zaman" Mücahid ve başkalarından nakledildiğine göre sarsıldığı ve hareket ettirildiği zaman demektir, "Onu sarstı, sarsar" hareket ettirdi, sarsıntıya uğrattı demektir. "Hörgücü büyük dişi deve" demektir.

Hadiste de: "Dalgalandığı vakit deniz yolculuğuna çıkan bir kimsenin himayesi olmaz. " Müsned, V, 79 (çok az lafzî farkla) Ma'mer b. Raşid, et-Câmi', XI, 306 denilmektedir ki, dalgaları hareket halinde olduğu vakit anlamındadır.

el-Kelbî dedi ki: Çünkü yüce Allah yere vahyedeceğinde o da yüce Allah'tan korktuğundan ötürü alabildiğine sarsılacaktır.

Müfessirler de şöyle demişlerdir: Beşikteki çocuk nasıl sallanıyorsa, yer de Öylece sallanacak. Öyle ki, üzerindeki bütün binalar yıkılacak, üzerinde dağ ve daha başka her ne varsa hepsi kırılıp dökülecek.

İbn Abbâs'tan gelen rivâyete göre: "Sesi duyulacak şekilde şiddetli hareket" demektir.

"Zaman" lâfzının îrabtaki mahalli ise "gerçekleştiği zaman" lâfzından bedel olarak nasbdır. Bununla birlikte;

"o azaltıcıdır, yükselticidir" anlamındaki âyet ile nasbedilmesi de mümkündür. Yani yeryüzü sarsılacağı vakit, dağlarda parçalanacağında (kıyâmet) alçaltır ve yükseltir. Çünkü o zaman yüksek olan şey alçalacak, alçak olan şey de yükselecektir.

Şöyle de açıklanmıştır: Yeryüzü iyice sarsılacağı vakit o vakıa gerçekleşecektir, demektir. Bu açıklamayı da ez-Zeccâc ve el-Cürcânî yapmıştır.

Âyetin;

"Yeryüzü şiddetle sarsılacağı zaman"ı hatırla, anlamında olduğu "Sarsıntı" lâfzının ise mastar (mef'ûl-i mutlak) olduğu da söylenmistir. Bu ise bu sarsıntının tekrarlanacağının delilidir.

4 ﴿