6Delilik hanginizde imiş. "Delilik hanginizde İmiş" âyetindeki: "Hanginizde imiş" lâfzının basındaki "bu" fazladan gelmiştir. Yani sen de, onlar da pek yakında hanginizin deli olduğunu göreceksiniz. "el-Meftûn" delilikle fitneye düşen (deliliğe maruz kalan) demektir. Bu da "be" harfinin fazladan gelmesi bakımından) yüce Allah'ın: "...yağ veren..." (el-Mu'minun, 23/20) ile; “Allah'ın kullarının kendisinden içtikleri..."İnsan, 76/6) Katade Ebû Ubeyd ve el-Ahfeş'in görüşü budur. Recez vezninde de şair şöyle demiştir: "Biz el-Felec (denilen şehir)'in sahipleri Ca'de oğullarıyız, Kılıçla vururuz, kurtuluşu ümid ederiz." "Be" harfinin zâid olmadığı da söylenmiştir. Buna göre; "delilik hanginizde imiş" âyeti, fitneye hanginiz maruz kalmışsınız, demektir. Burada; lâfzı "mef'ûl" vezninde mastar olup: "Fitneye maruz kalmak" anlamında olur. Nitekim: "Filanın herhangi bir tahammülü ve aklı yoktur" demişlerdir. el-Hasen, ed-Dahhak ve İbn Abbâs da böyle demişlerdir. Şair er-Râî de şöyle demektedir: "Nihayet kemikleri üzerinde bir et Kalbinde de bir akıl bırakmadıklarında..." Bu örnekler mef'ûl vezninde gelen kelimelerin mastar anlamında kullanıldığına dair olup, âyet-i kerimedeki "el-meftûn'un "fitneye maruz kalmak" anlamına gelip böylece açıklandığını belirtmek istiyor. Buna göre: Fitneye maruz kalan kimse gibi, hanginizin fitnesine düştüğünü (göreceksiniz) demek olur. el-Ferrâ' dedi ki: "Be" burada "...de, da" anlamındadır. Yani: "İki kesimin hangisinde; senin de aralarında bulunduğun mü’minler kesiminde mi, yoksa diğer kesimde mi deli kimse bulunduğunu, onlar da görecekler, sen de göreceksin." "el-Meftûn: Fitneye düşmüş, fitneye maruz kalmış" şeytanın fitneye düşürdüğü deli kimse demektir. Arapların altını ateşte kızdırmayı anlatmak üzere kullandıkları: "Altını ateşte kızdırdım (fetentu)" sözlerinden, azaba uğratılan anlamında olduğu da söylenmiştir. Nitekim yüce Allah'ın: "O günde onlar azâb için ateşe sunulurlar" (ez-Zâriyât, 51/13) âyetinde de bu anlamdadır. Sûrenin çoğunluğu el-Velîd b. el-Mugîre ile Ebû Cehil hakkında İnmiştir. "Meftûn"un şeytanın kendisi olduğu da söylenmiştir. Çünkü o dininde fitneye maruz kalmıştır. Müşrikler onda bir şeytan vardır, diyorlardı. İşte "deli; mecnûn, tinli" sözleriyle de bunu kastetmişlerdir. Yüce Allah da şöyle buyurmaktadır; Yarın onlardan hangilerinin mecnûn olduğunu bileceksinizdir. Çarpmasından deliliğin ve aklın karışmasının husule geldiği şeytanın hangisinde olduğunu bileceksiniz, demektir. |
﴾ 6 ﴿