28

"Rabbim! Bana, anama, babama, mü’min olarak evime girene, erkek ve kadın mü’minlere mağfiret buyur! Zâlimlerin de helaklerinden başka şeylerini arttırma!"

"Rabbim! Bana, anama, babama... mağfiret buyur" sözleri ile kendisine ve anne, babasına dua etti. Anne, babası mü’min idiler. Babası Lâmek b. Müteveşjih, anası ise Şemha bint Enuş idi. Bunu el-Kuşeyri ve es-Sa'lebî zikretmişlerdir. el-Maverdî ise annesinin adının Mencel olduğunu zikretmektedir.

Said b. Cübeyr dedi ki: Ana babasıyla, babasını ve dedesini kastetmiştir. Said b. Cübeyr tekil olarak: "(........): Babama" diye okumuştur.

el-Kelbİ dedi ki: Nûh ile Âdem arasında hepsi de mü’min olan on tane ata geçmiştir. İbn Abbâs dedi ki: Nûh'un kendisi ile Âdem arasında küfre sapmış tek bir atası dahi yoktur.

"Mü’min olarak evime girene" benim mescidime ve namazgahıma, Allah'ı tasdik ederek ve namaz kılarak girene... Peygamberlerin evlerine ancak îman eden kimseler girerdi. Bundan dolayı mescide girmeyi mağfiret ile dua etmeye sebep kılmıştır. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) da şöyle buyurmaktadır: "Sizden herhangi bir kimse namaz kıldığı yerinde kalmaya devam ettiği sürece -orada herhangi bir kötülük istemedikçe- melekler ona: Allah'ım! Ona mağfiret buyur, Allah'ım! Ona merhamet buyur, diye dua edip dururlar." Buhârî, I, 171, 181, 234, 11, 746; Müslim, 1, 460; Tirmizi, II, 150; Dârimi, I, 3^2; Ebû Dâvûd, 1, 127, 12H, 153; Nesâî, II, 55; İbn Mâce, I, 262, Müsned, II, 252, 261, 289, 3t2, 394... Bu hadis daha önceden geçmiş bulunmaktadır.

İşte İbn Abbâs'ın görüşü de budur. O;

"evime" âyetini mescidime diye açıklamıştır. Bunu es-Sa'lebî nakletmiş olup ed-Dahhak da böyle demiştir Yine İbn Abbâs'tan şöyle dediği nakledilmektedir: Benim dinime girenlere... demektir. Burada

"ev" din anlamındadır. Bunu da el-Kuşeyri nakletmiş olup, Cuveybir de böyle demiştir.

Yine İbn Abbâs'tan: Benim evime giren benim arkadaşım demektir, diye açıkladığını, el-Maverdî nakletmektedir. Evini kastettiği söylendiği gibi, gemisini diye de söylenmiştir.

Ve genel olarak

"erkek ve kadın" bütün "mü’minlere" kıyâmet gününde (mağfiret buyur). Bu açıklamayı ed-Dahhak yapmıştır.

el-Kelbî de şöyle demektedir: Muhammed ümmetinden (mü’min erkek ve kadınlara) kavminden diye de açıklanmıştır. Birincisi daha açık anlaşılan (daha kuvvetli) bir görüştür.

"Zâlimlerin" kâfirlerin

"helaklerinden başka şeylerini arttırma!" Bu da bütün kâfir ve müşrikler hakkında genel bir duadır. Kendi kavminin müşriklerini kastettiği de söylenmiştir.

“Helâk olmak" demektir, hüsran anlamında olduğu da söylenmiştir. Her iki açıklamayı da es-Süddî nakletmiştir.

Yüce Allah'ın:

"Şüphesiz ki onların içinde bulundukları yok olmaya mahkûmdur" (el-A'râf, 7/139) âyetinde de bu anlamdadır. Bunun yıkılıp yok olmak anlamında olduğu da söylenmiştir. Anlam birdir. Allah bunu en iyi bilendir, doğruya erişmek başarısını veren de O'dur.

(Nûh Sûresi burada sona ermektedir. Allah'a hamd olsun)

28 ﴿