2

"O doğruya götürüyor. Bundan ötürü biz de ona îman ettik. Rabbimize hiçbir kimseyi asla ortak tutmayacağız.

"O doğruya götürüyor." Yani işlerin doğrusuna iletiyor. Yüce Allah'ı bilip, tanımaya iletiyor, diye de açıklanmıştır. Buradaki: Doğruya götürüyor" lâfzı sıfat konumundadır. Duğruya ileten" anlamındadır.

"Bundan ötürü biz de ona îman ettik." Yani biz de onunla hidâyet bulduk ve onun Allah tarafından gönderilmiş olduğunu tasdik ettik.

"Rabbimize hiçbir kimseyi asla ortak tutmayacağız." Asla İblise geri dönmeyecek, ona itaat etmeyeceğiz. Çünkü gerekli haberi kendisine getirsinler diye onları gönderen o idi. Sonra da cinler yalın alevli ateşlerle taşlanmaya ve kovalanmaya başlandı.

Şöyle de açıklanmıştır: Bizler, Allah ile birlikçe başka bir İlah edinmeyiz. Çünkü tek başına rububiyet yalnız O'nundur.

Bu âyetler ile, cinlerin Kur'ân üzerinde iyiden iyiye düşünmekle elde ettiklerini Kureyş müşriklerinin elde edemeyip, mahrum kalışları hususunda mü’minlerin hayret etmesi gerektiğine de işaret edilmektedir.

'Yüce Allah'ın: "Cinlerden bir topluluk (beni) dinlediler" âyeti da şu demektir: Onlar Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)ı dinledi ve onun okuduğu sözün Allah'ın kelamı olduğunu öğrendi Dinlenilen şeyin sözkonusu edilmeyiş sebebi, durumun ne olduğuna açıktan açığa delâlet etmeninden dolayıdır.

"Nefer: Bir topluluk" ralıt (üç ile dokuz arasındaki kişi) demektir, el-Halil dedi ki: Üç ile on arası demektir.

Îsa es-Sakafî,

"o doğruya götürüyor" anlamındaki âyeti şeklinde "ra" ve "şın" harflerini üstün olarak okumuştur.

2 ﴿