16Onunla tane, bitki ve birbirine sarmaş dolaş bahçeler çıkaralım diye. "Onunla" o su ile "tane" buğday, arpa ve benzerleri, davarların yedikleri ot türleri ve yonca gibi bitkileri "birbirine sarmaş dolaş" dalları, pek çok olduğundan dolayı biri diğerine sarılmış "bahçeler çıkaralım diye." “Sarmaş dolaş" lâfzının tekili yoktur. Çeşidi topluluklar" ile: Anne bir kardeşler" gibi. Bunun tekilinin "lam" harfi kesreli olarak: ile ötreli olarak; olduğu da söylenmiştir. Bunu el-Kisaî sözkonusu etmiştir. Şu beyiti zikretmiştir: "Dalları sarmaş dolaş bir bahçe ve bolluk içinde bir yaşayış ve hepsi de parlak beyaz (tenli) olan meclis arkadaşları." Yine el-Kisaî ve Ebû Ubeyde'den şöyle dedikleri zikredilmiştir: (Tekili) kelimesidir. Tıpkı "şerifin çoğulunun "eşraf gelmesi gibi. Bunun cem'in cemi olduğu da söylenmiştir. Bunu da el-Kisai nakletmiştir. Nitekim: (Ağaçlarının dalları) sarmaş dolaş bir bahçe"; Sarmaş dolaş bir bitki" denilir. Bunun çoğulu "lam" harfi ötreli olarak: ...diye gelir. (Vezin itibariyle): Kırmızılar" gibi. Sonra bu: diye çoğul yapılır. ez-Zemahşerî dedi ki: Eğer fazla harflerin hazfi takdiri ile bunun: 'in çoğulu olduğu söylenecek olursa bu da uygun bir açıklama olur. Nitekim Sarmaş dolaş bir ağaç"; Sarmaş dolaş ağaçlar" ve Bacağı kalın, eti sıkı kadın" denilir. İfadenin takdirinin şöyle olduğu da söylenmiştir: Biz, o yağmur ile birbirine sarmaş dolaş bahçeler çıkartırız. Bunun hazfedilis sebebi, ifadenin ona delalet etmesidir. Diğer taraftan bu sarmaş dolaş ve bir arada oluşun anlamı "şudur: O bahçelerdeki ağaçlar, birbirine yakın olacaktır. Buna göre, herbir ağacın dalı, güçlü oluşu sebebiyle birbirine yakın olacaktır. |
﴾ 16 ﴿