18Sûr'a üfürülecek olan o günde, siz de hemen kısım kısım geleceksiniz. "Sûra" ölümden sonra diriliş için "üfürülecek olan o günde" (amellerinizin) arzedileceği yere "siz de hemen kısım kısım" her ümmet kendi önderleriyle birlikte ümmetler halinde "geleceksiniz." Çeşitli zümreler ve topluluklar halinde... diye de açıklanmıştır. "Kısım kısım" (diye meali verilen "efvac") lâfzının tekili 'dir. "O günde" anlamındaki lâfzın nasb ile gelmesi de bir önceki âyetteki aynı lâfzın bedeli oluşundan dolayıdır. Muaz b. Cebel'in rivâyet ettiği hadiste, şöyle denilmektedir: Ey Allah'ın Rasûlü dedim. Yüce Allah'ın: "Sûra üfürülecek olan o günde, siz de hemen kısmı kısım geleceksiniz" âyeti hakkında ne dersin? Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Ey Muaz b. Cebel, sen gerçekten çok büyük bir iş hakkında soru sordun." Sonra ağlamaya koyuldu ve arkasından şunları söyledi: "Ümmetimden yüce Allah'ın müslüman cemaatlerinden ayrı tutup, suretlerini değiştireceği on sınıf, ayrı grublar halinde haşredileceklir. Bunların bir bölümü maymun suretinde, bir bolümü domuz suretinde, bir bölümü de ayakları yukarıda ve yüzleri üstünde sürüklenecek şekilde başa sağı dönmüş, bir bölümü nereye gidip geleceğini bilemeyen kör, bir bölümü akledemeyecek şekilde sağır ve dilsiz, bir bölümü dillerini çiğneyecek şekilde ve dilleri göğüslerine kadar sarkmış, ağızlarından akan salya irin olarak akacak, orada toplanmış olan herkes kendilerinden tiksinecek, bir bölümü el ve ayakları kesilmiş olacak, bir bölümü cehennemden kütükler üzerinde haça gerilmiş olacak, bir bölümü leşlerden daha kötü bir şekilde kokmuş olacak, bir bölümü ise derilerine yapışmış ve onlara bütün vücutlarını örtecek şekilde katrandan elbiseler giydirilmiş olacaktır. Maymun suretinde haşredilecek olanlar insanlar arasında laf alıp götürenler olacaktır. Domuz suretinde haşredilecekler ise, haram yiyenler ve haksız vergi toplayanlardır. Başları ve ayakları ters yüz edilmiş olanlar, -faiz yiyicileridir. Körler, verdikleri hükümlerde zalimlik edenlerdir. Sağır ve dilsiz olanlar, amellerini beğenen ve onlara bel bağlayanlardır. Dillerini çiğneyenler, sözleri davranışlarına uymayan ilim adamları ile kıssa anlatıcılarıdır. El ve ayakları kesilmiş olanlar, komşularına eziyet verenlerdir. Ateşten kütükler üzerinde haça gerilmiş olacaklar, insanları yöneticilere ihbar edenlerdir. Leşlerden daha kötü kokacak olanlar, şehvet ve lezzetlerinin sefasını sürenler ve mallarındaki Allah'ın hakkını engelleyenlerdir. (Katrandan) elbiseler giyinecek olanlar, kibirliler, övünenler ve büyüklenenler olacaktır. " Suyuti, ed-Durru'l-Mensur, VII, 393. |
﴾ 18 ﴿