2Yumuşaklıkla çıkaranlara, "Yumuşaklıkla çıkaranlara" âyeti hakkında İbn Abbâs dedi ki: Bununla mü’minin nefsini yumuşak bir şekilde; devenin ayağındaki bukağının çözülmesi gibi kolaylıkla alan melekleri kastetmektedir. Bu görüş; el-Ferrâ''dan da nakledilmiş olup, ayrıca şöyle demiştir: Benim Araplardan duyduğum onların: " Kolaylıkla serbest bırakıldı, çıkarıldı" ile: "Sanki bağı çözülmüş gibi oldu (radıyallahü anhhatladı)" diye tabirler kullanmaları şeklindedir, (Devenin) bağlanmasını anlatan "rabt" ile "neşt" aynı şeylerdir. "Rabıt" ile "nâşit" aynı anlamdadır. Devenin ön ayağının iple bağlanmasını anlatmak üzere; denilir. Bu işi yapan kimseye: denilir. Bu bağ çözülecek olursa; " O devenin bağını çözdüm" denilir, bu işi yapana da; denilir. Yine, İbn Abbâs'tan şöyle dediği nakledilmiştir. Bunlar, ölüm esnasında (bedenden) dışarıya çıkmak için sevinen, mü’minlerin canlarıdır. Çünkü ölüm halinde olan herbir mü’mine ölmeden önce mutlaka cennet gösterilir. Orada, Allah'ın kendisi için hazırlamış olduğu eşlerini ve Huru'l-'înden zevcelerini görür. Hepsi de onu oraya davet ederler, O bakımdan canı çıkıp da onlara gitmek üzere şevk duyar. Yine ondan şöyle dediği rivâyet edilmiştir: Bununla okun üzerinde bağlanan özel sinirlerin (kirişin) şiddetle çekilmesi gibi çekilen, kâfirlerle münafıkların canlarını kastetmektedir, Yay kirişlerinin yapımında kullanılan sinire -harekeli olarak denilir. Bunun tekili: Aynı kökten olmak üzere: O, siniri okun ve yayın üzerine bağladı" denilir. Süratle, hızlıca çekmek" anlamındadır. Uçkur düğümü gibi çekilmesi halinde kolaylıkla çözülen düğüme: denilmesi buradan gelmektedir. Ebû Zeyd dedi ki; İpe düğüm attım, atıyorum" denilir. Onu çözdüm" demektir. Çözül ünccye kadar ipi uzattım" demektir. el-Ferrâ'' şöyle demektedir: Düğüm çözüldü"; İpi ellerine bağladı" demektir. el-Leys dedi ki: Onu bir ve iki düğüm ile sağlamlaştırdım, bağladım" demektir. Düğümünü çektim o da çözüldü" demektir. Yine o şöyle demiştir: 'nin, anlamında iki ayrı söyleyiş olduğu da söylenir. İşte buna binaen İbn Abbâs'ın ilk olarak zikredilen görüşü doğru bir açıklama olur. Yine ondan (İbn Abbâs'tan) gelen rivâyete göre; "Yumuşaklıkla çıkaranlar (en-nâşiât)" nerede olursa olsun, Allah'ın emrini yerine getirmek üzere şevkle gidip gelen melekler demektir. Hem ondan hem Ali (radıyallahü anh)'dan şöyle dedikleri rivâyet edilmiştir: Bunlar deri ile tırnaklar arasından kâfirlerin canlarını şiddetlice, hızlıca çekip alan meleklerdir ve sonunda onların canlarını iç taraflarından gam ve keder ile hızlıca çekerler, tıpkı yünün demir çubuktan kurtarılması gibi canları çıkarılır. Bu lâfız da "şiddetlice çekmek" anlamında 'den gelir, " Kovayı çektim, çekiyorum" denilir, el-Esmai şöyle demiştir: "Dibi derin olmadığı için kovanın bir defa çekiş ile yukarı çıkarıldığı kuyu" demektir. Bir kaç defa çekilmedikçe kovası çıkarılmayan kuyuya da: denilir. Mücahid dedi ki: Bu, insanın canını çekip çıkaran ölümdür. es-Süddî: Canların, ayaklardan çekilmeye başlamasıdır. Bir diğer görüşe göre "şiddetle söküp çıkaranlar," gazilerin elleri ya da onların canlarıdır. Bunlar okları yerlerine yerleştirmek suretiyle yaylarını çekerler (gererler). At ve develerin kaçmasın diye bağlandıkları iplerin çekilip çözülmeyini anlatmak için de bu isim (nâziât) kullanılır. İkrime ve Atâ dedi ki; Bunlar okları geri doğru çeken iplerdir (yay kirişleridir). Yine Atâ, Katade, el-Hasen'den ve el-Ahfeş'den şöyle dedikleri nakledilmiştir: Bunlar bir ufuktan diğerine gidip gelen yıldızlardır. es-Sıhah'ta da böyle denilmiştir. "Yumuşaklıkla çıkaranlara" bir beldeden diğerine giden bir öküz gibi, bir burçtan öbürüne geçen yıldızlar demektir. Kederler de kişiyi alıp götürürler. Himyân b. Kuhâfe de şöyle demiştir: "Kederlerim artık beni bir beldeden bir diğerine alıp gidiyor Kimi zaman beni Şam'a götürüyor, kimi zaman Vâsıt'a alıp gidiyor." Ebû Ubeyde ve Atâ şöyle demişlerdir: " Yumuşaklıkla çıkaranlar" bir beldeden diğerine geçen yabani hayvanlar demektir. Nitekim kederler de insanları bir beldeden diğerine alıp götürür. Daha sonra da Himyân'ın az önce geçen beytini zikretmektedir. "Şiddetle söküp çıkaranlar" âyetinin kâfirler; "yumuşaklıkla çıkaranlar" âyetinin mü’minler hakkında olduğu da söylenmiştir. Yani melekler mü’minin ruhunu yumuşak bir şekilde alır. "Nez'" şiddetle çekmek "neşt" de yumuşaklıkla çekmek demektir. Her ikisinin de kâfirler hakkında olduğu ve bunlardan sonraki iki âyetin dünyadan ayrılış halinde mü’minler hakkında olduğu da söylenmiştir. |
﴾ 2 ﴿