194“Ey Rabbimiz! Peygamberlerin aracüığıyla bize vadettiklerini bize ver. Kıyamet gününde bizi rezil rüsvay etme. Şüphesiz Sen vaadinden dönmezsin.” “Ey Rabbimiz! Peygamberlerin aracıliğiyla bize vadeltiklerini de'bize ver,” Peygamberlerini doğrulamak konusunda ya da peygamberlerin yoluyla bize söz verdiğin makamı, ya da onların diliyle verdiklerini de isteriz! (.......) edatı, (.......) kavline mütealliktir. Vadolunan şey ise, sevap olan şeylerdir ya da düşmana karşı zafer ve üstünlük kazanılmasıdır. Bu kimseler, Allah'ın vadettiklerini yerine getirmeyi istemektedirler. Allah ise asla sözünden caymaz. Çünkü; bunun manası, kıyamet ile alâkalı olarak verilen sözlerin yerine getirilmesi için gereken sebeplere sanlıp onları sürdürmeyi muhafaza konusunda basan istemektir. Yahut da bundan murat şudur: “Bizi, kendilerine söz verdiklerinden eyle.” Çünkü; verilen söz, kimin için verildiği belli değil, bu, açıklanmamıştır. Veya bundan murat: “Biz, senin bizim için hazırlamış olduğun ve söz verdiğin şeylere ulaştırmada sebatlı kıl.” “Kıyamet gününde bizi rezil rüsvay etme!” Ya da bu, alçak gönüllülük göstermenin bir göstergesidir. “Şüphesiz Sen vaadinden asla dönmezsin.” Buradaki, (.......) kelimesi, vaat manasında mastardır. |
﴾ 194 ﴿