63Onlar Allah'ın, kalplerindekini bildiği kimselerdir; onlara aldırma, kendilerine öğüt ver ve onlara, kendileri hakkında tesirli söz söyle. Dolayısıyla onların özürlerim ve bahanelerini kabul etme, onları azarlayarak, yaptıklarının kabul edilir olmadığını cezâlarıdırılmalarının gerekli olduğunu söyleyerek öğütte bulun. Onlara vereceğin öğütler, korku, tehdit ve uyan içerikli olmalı, asla müsamaha olunmayacağı söylenmelidir. Onlara öğüt vermen böyle olmalıdır. Yahut onlara cezâ vermekten uzak, fakat kendilerini kesin bir dille azarlayıp uyar, bu manada öğütte bulun. Öyle bir öğüt vermelisin ki, senin içinden geçenlerin ne olduğunu, işledikleri suçun cezâsının nasıl bir cezâ olabileceğini gereğince adayabilsinler, başkaca bir harekete kalkışma cesaretini bu vaaz yoluyla artık kendilerinde bulamasmlar. Belâgat: Dil ile kişinin içinde yar olan şeyi karşısındakine ulaştırmasıdır. (.......) kavli, (.......) kavline taallûk etmektedir. Yani bu şu demektir: “Onlara, gönüllerinde gizli tuttukları iğrenç niyetlerini, nifak dolu gönüllerini etkileyebilecek çok kesin bir dil ile söyle.” |
﴾ 63 ﴿