55(Ey Habibim! O münâfıkların) mallarının ve çocuklarının çokluğu seni imrendirmesin. Çünkü Allah dünya hayatında o mal ve çocuklar sebebiyle ancak onların azaplarını, (huzursuzluklarını ve cezâlarını artırmayı) ve canlarının da kafir olarak çıkmasını istiyor. “Ey Habibim! O münâfıkların) mallarının ve çocuklarının çokluğu seni imrendirmesin. Çünkü Allah dünya hayatında o mal ve çocuklar sebebiyle ancak onların azaplarını, (huzursuzluklarını ve cezâlarını artırmayı...) istiyor.” Bu âyette, “İmrenme” diye mana verdiğimiz “İ'cab” kelimesi, bir şeyden memnun kalmak ve ondan dolayı hoşnut olmak anlamında aşırı sevinç, mutluluk ve hoşnutluk demektir. O şeyin güzelliği sebebiyle sonsuz bir haz duymak demektir. Dolayısıyla mana şöyle olmaktadır: “Onlara verilmiş olan dünya ziyneti ve süsü seni onlara özenti içine sokmasın, onu güzel bulmayasın, ona imrenmeyesin. Çünkü yüce Allah onlara her ne vermiş ise, onları dünyada sırf bu yüzden birçok musibetlerle cezâlarıdırmak ve azap çektirmek için vermiştir. Yahut da o verdiklerini tüm hayır yollarına harcamak için verdiği hâlde, onlar bunu vermeyi istememektedirler, bundan memnunluk duymamaktadırlar, buna nza göstermemektedirler ve istemeye istemeye zoraki harcama ile azap olunuyorlar. Veya bunların mallarını yağmalanakla, çocuklarını esir düşürmekle azap edecektir. Ya da o malları biriktirmek, depolayıp kasalara doldurarak korumaya çalışmak, aşırı sevgi bağlayıp ondan harcamayıp cimrilik etmekle ve sırf bu yüzden o servetinin yok olma korkusunu taşımakla azaplarıdıracaktır.” Evet, işte bütün bunlar insan için birer azap ve işkencedir. “Ve canlarının da kâfir olarak çıkmasını istiyor.” Yani ruhlarının da kafir olarak sıkıntı ve ızdırap çeke çeke çıkmasını, alınmasını diliyor. Çünkü, “Zühûk” kelimesi aslında “bir şeyin zorla çıkması” demektir. Bu âyet, “Allah aslâh/en iyi, en yararlı olanı yaratır” görüşünün geçersizliğine delildir. Çünkü bu âyet ile: “Böyle kimselere servetin verilmesi, çok çocuk sâhibi olmaları bu kimseler için bir azap ve cezâlarıdırma sebebi, kafir olarak hayatlarını sonlarıdırma nedeni olduğu bidirilmiş olmaktadır. Bununla beraber yüce Allah'ın ma'siyet olacak şeyleri de murad ettiğini haber veriyor. Çünkü yüce Allah'ın azap etmeyi murad etmesi demek, bu, aynı zamanda yüce Allah'ın, kendisiyle azap olunacak şeyleri de dilemesi anlamındadır. Nitekim küfür üzere, yani kâfir olarak ölmelerini murad etmesi de bu nevidendir.” |
﴾ 55 ﴿