66(Ey Münâfıklar!) Artık özür için bahaneler uydurmayın, (sizin özrünüz bundan böyle kabul edilmeyecektir.) Çünkü siz îman ettiğinizi açıkladıktan sonra, (islam ile alay ederek) tekrar küfre girdiniz. Sizden bir kısmınızı, (tevbe etmeleri ve nifakı bırakmaları sebebiyle) bağışlasak bile, bir kısmınızı işledikleri suçlar ve küfürlerinde ısrarcı olmaları yüzünden azap edip cezâlarıdıracağız. (.......) (“Ey münâfıklar!) Artık özür için bahaneler uydurmayın, (özrünüz bundan böyle kabul edilmeyecektir.” ) Yalan yere uydurduğunuz özürlerle (bundan böyle) meşgul olmayınız. Çünkü sıranız ortaya çıktıktan sonra o özür dilemeleriniz ya da mazeretleriniz size herhangi bir yarar sağlamayacaktır. “Çünkü siz, îman ettiğinizi açıkladıktan sonra, (İslam ile alay ederek) tekrar küfre girdiniz.” Yeniden kafir olduğunuzu açıklamış oldunuz. “Sizden bir kısmınızı (tevbe etmeleri ve nifakı bırakmaları sebebiyle) bağışlasak bile,” Yani nifaklarından sonra tevbe ederek samimi manada ve ihlas ile îman etmeleri sebebiyle kendilerini bağışlasak da, “Bir kısmınızı işledikleri suçlar ve küfürlerinde ısrarcı olmaları yüzünden azap edip cezâlarıdıracağız.” Yani tevbe etmeyip, yaptıklarından pişmanlık duymayarak nifaklarında hala ısrarcı olanlarınızı ise cezâlarıdıracağız. Kırâat İmâmlarından Âsım dışında kalan imâmlar, (.......) ve (.......) olarak okumuşlardır. |
﴾ 66 ﴿