36

Allah ve Resûlü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.

İnanan erkek ve inanan kadın için, Allah (celle celâlühü) ve Resulullah (sallallahü aleyhi ve sellem), herhangi bir işe hüküm verdiğinde diledikleri gibi hareket etmeleri doğru olmaz. Bilâkis onlara düşen, kendi görüşlerini onun görüşüne, kendi seçimlerini onun seçimine uydurmaktır.

Bunun üzerine ikisi:

“Râzı olduk ey Allah'ın Resûlü” dediler. Resulullah (sallallahü aleyhi ve sellem), Zeyneb'i Zeyd'e (rhm) nikahladı. Onun adına mehrini kendisine verdi.

(.......) deki zamîr, tekil kılınması gerektiği hâlde çoğul kılındı. Çünkü zikredilen “erkek ve kadın “olumsuzlukla geldiler. Bu sebeple de inanan bütün erkek ve kadını kapsadılar. zamîr de lâfza değil manaya döndü.

(.......) Kufe ehline göre (.......) iledir. (.......) seçilen şeyi, demektir, bu, emrin vücup için olduğuna delâlet etmektedir.

“Kim de Allah ve Rasûlü'ne karşı gelirse apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.”

Eğer isyan, reddetme ve kabulden imtina etme şeklinde olursa, bu sapıklık ve küfürdür. Ve eğer kabul etmekle ve vucubiyetine inanmakla birlikte yapmamak suretiyle yapılan bir isyansa, sapıklık, hata ve fısktan ibârettir.

36 ﴿