4Ona beyanı, maksadım anlatmayı öğretti. Azîz ve Celîl olan Allah, nimetlerini saydı ve nimetleri içerisinden ilk nimeti öne aldı. O da, “din” nimetidir. Din nimetinden de en yüksek mertebedeki zirveyi önceledi. O da Kur’ân'la nîmetlendirmesi, O'nu indirmesi ve O'nu öğretmesidir. Çünkü o, üstünlük yönünden Allah'ın (celle celâlühü) en büyük vahyi, kadr-u kıymet yönünden en üstünü ve eser olarak da din babında en güzelidir. O semavi kitapların zirvesi, onların tasdik edicisi ve onların ölçütüdür. “İnsanı yarattı,” sözünü bundan sonra zikretti. Bundan sonra, kendisini din için yarattığını bilsin ve vahyi ve kitapları vasıtasıyla bilgi yönünden onu ihata etsin diye ondan sonra getirdi. İnsanı kendisi sebebiyle yarattığı şeyi, ondan önce zikretti. Daha sonra diğer hayvanlardan kendisini ayıran şeyi -maksadım anlatmayı- zikretti. O da kalpte olanı anlaşılır bir şekilde ifade etmektir. (.......) mübtedadır. Bu fiiller, zarnirleriyle birlikte aynı manadaki haberlerdir. Onların, atıf harfinden yoksun kılınması sıralana tarzında getirilişinden dolayıdır. “Zeyd seni fakirken zenginleştirdi zelilken yüceltti az iken (malını) çoğaittı, hiç kimsenin kimseye yapmadığım sana yaptı. Öyleyse, onun ihsanından neyi inkâr ediyorsun?” sözünde olduğu gibi. |
﴾ 4 ﴿