107Bilmez misin ki... Başkaları da dahil olmakla birlikte, buradaki hitap özellikle Rasûlullah'adır. Amaç hitap edilenlerin bilgisini pekiştirmektir. İnsanlar içinden hiçbiri, nesih olayını Rasûlullah kadar bilemez. Çünkü o, yerin ve göklerin sırlarına başkalarından çok daha fazla vâkıftır. Göklerin ve yerin mülkü Allah'ındır. Mademki, göklerin ve yerin mülkü O'na aittir. O, dilediğini işler ve istediği hükmü verir. Burada göklerin ve yerin özellikle zikredilmesi, bunların Allah'ın en yüce sanatı ve en hayranlık verici işlerinden olmasıdır. Sizin için Allah'tan başka, O'nun dışında ne bir dost, yakın, arkadaş veya işleri idare eden, ne de iyilikte size teşvikçi olan ve sizi kötülükten engelleyen bir yardımcı vardır. Dost (velî) ile yardımcı (nasır) arasındaki farka gelince; dost bazan yardım etmede zayıf kalabilir, yardımcı da bazan dostluk açısından diğerine uzak kalabilir. Amaç, mü'minlerin kalbini teskindir. Çünkü mü'minlerin dostu ve yardımcısı sadece Allah'tır. Kaldı ki, Allah'tan başkasına da dayanılmaz. Yalnızca Allah'a sığınılır. Burada, bilgi noktasında anlatılan üç mesele vardır: Birincisi ”Allah'ın herşeye kadir olduğunu" bilmek, İkincisi, ”Göklerin ve yerin mülkünün Allah'a ait olduğunu"'bilmek, Üçüncüsü, ”Allah'tan başka ne bir dost ve ne de bir yardımcı olmadığını" bilmek. Bütün bunları bilmek, Allah'ın kulları için iyilikten başka bir şey dilemediğine kesin olarak inanmayı, nesih konusunda kâfirlerin sözlerine ve şüphelerine aldırmamayı sağlar. |
﴾ 107 ﴿