222

Sana kadınların hayız halinden soruyorlar. Sorulan bu üç sorunun ”vav" edatıyla birbirine bağlanarak anlatılması, buna karşılık diğerlerinin başka atıf edatlarıyla yapılması, soruyu soranların bu üç soruyu birlikte sormalarından dolayı olabilir. Adeta burada şöyle denilir gibidir: Onlar sana içki, kumar ve infak konusunu aynı anda, diğerlerini ise farklı zamanlarda sordular. Bu âyette ”hayız" diye türkçeleştirdiğimiz ”mahîz" kelimesi, meci ve mebît gibi masdar bir kelimedir. Hayız: Belirli zaman içerisinde rallimden gelen bir akıntıdır. Soru, böyle bir durumda olan kadınlarla beraber olmakla ilgilidir.

De ki: 'O zararlıdır. Yani bu kan, pis ve murdar bir şeydir; kadına yaklaşanı tiksindirir. Anlatıldığına göre, cahiliye döneminde, erkekler hayızh kadınlarla aynı evde oturmazlar, onlarla beraber yemek yemezlerdi. Tıpkı mecûsilerin ve Yehudilerin yaptığı gibi davranırlardı. Bu gelenek, Ebuddahdah'ın bu konuda soru sormasına kadar sürdü. Ebuddahdah, Rasûlullah'ın ashabı arasından kalkıp dedi ki: ”Ey Allah'ın Rasûlü! Kadınlar hayız halindeyken, onlara nasıl davranalım? Onlarla beraber olalım mı, olmayalım mı? Yakkısalım mı, yaklaşmayalım mı?" İşte bunun üzerine bu âyet nazil oldu.

Hayız halindeyken kadınlardan uzaklasın. Onlar bu durumdayken, cinsel ilişkiden uzak durun.

Ve temizleninceye veya hayız halinden kurtulup kan kes il inceye

kadar onlara, cinsel ilişki maksadıyla

yaklaşmayın.

Ebû Hanife'ye göre, kanın kesilmesinden sonra, yani on gün geçince, kadın yıkanmasa da, kadınla cinsel ilişki caizdir. Ancak hayız günlerinin en azı halinde kesilirse, kadın gusül abdesti almadıkça veya üzerinden bir namaz vakti geçmedikçe cinsel ilişki caiz değildir.

Temizlendikten yani gusülden

sonra onlara Allah'ın emrettiği yerden yaklaşın.' Allah'ın size helâl kıldığı yerden ki, bu ön taraftır.

Şüphesiz ki Allah, günahlarından vazgeçip

tevbe edenleri de sever, fuhuştan, pislik ve murdarlıktan uzaklaşanları, meselâ hayızh kadına yaklaşmaktan veya cinsel ilişkinin caiz olmadığı yerden yaklaşmaktan uzaklaşıp

temizlenenleri de sever.

222 ﴿