13Bedir'de karşılaşan şu iki toplulukta sizin için ibret vardır: Ey sayılarına ve silâhlarına aldanan Yehudiler! Size ”yenileceksiniz" dememin doğruluğunda büyük bir ibret vardır. Bu savaş için karşılaşan iki topluluktan mağlup olan, ne zaman ki çokluğuna aldandı ve üstünlüğüne gururlandı, karşılaştığıyla karşılaştı, sizin de başınıza gelecek olan musibet, gelecektir. Bir topluluk Allah yolunda çarpışıyordu, öteki de inkarcılardı. İnkarcılar Müslümanları kendilerinin iki katı görüyorlardı. Bedir savaşında karşılaşan iki topluluktan biri, Allah yolunda savaşıyordu, onların ne çokluğu, ne de güçleri vardı. İşte onlar, Hazret-i Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'in ashabıydı. Diğer topluluk ise, Allah'ı ve O'nun peygamberini inkâr edenlerdi. İnkarcı olan topluluk, mü'min olan topluluğu, kendilerinin iki katı olarak görüyorlardı. Bin kişi olan bir topluluk, ikibin kişi olarak görünüyordu. İnkarcı topluluğun sayısı 950 savaşçıydı. Onların başkanı Utbe b. Rebîa'ydı. İçlerinde, Ebû Süfyan ve Ebû Cehil de bulunuyordu. Sa'd b. Ebî Evs diyor ki: ”Müşrikler, müminlerden birini esir alıp, ona kaç kişi olduklarını sorar. O mü'min de, 'üçyüz on küsur' diye cevap verir. Onlar derler ki: 'Sizi bizim iki katımız kadar görüyoruz'. Bu izaha göre 'kendilerinin iki katı görüyorlardı' dan maksat görenlerin iki katı, demektir. Yahut da görünenlerin iki katı kadar, yani 620 küsur." Çünkü Hazret-i Peygamberin ashabı 313 kişiydiler. Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in sancaktarı, Muhacirlerden Hazret-i Ali (radıyallahü anh) idi. Ensar'ın sancaktarı ise, Hazreçli Sa'd b. Ubâde idi. Orduda, 90 deve, 2 at vardı. Bedir'de şehit olan mü'min sayısı 14'tü. Bunların altısı muhacir, sekizi de ensardandı. Allahü teâlâ onların sayısını az olmalarına rağmen böyle çok gösterdi ki, inkarcılar, onlardan korksun ve onlarla savaşmaktan vazgeçsin. Hatta mü'minleri, meleklerin yardımıyla dahi destekledi. Bu durum, Enfal süresindeki ”sizi onların gözünde azalttı" (Enfal: 44) âyetiyle çelişkilidir diyecek olursanız, şöyle deriz: ”Önce mü'minleri inkarcıların gözünde az gösterdi ki, onlarla savaşmaya cesaret etsinler. Karşılaşınca da çok gösterdi ki, yenilsinler. Az göstermek ile çok göstermek, iki ayrı durumda olmuştur. Bazan az, bazan da çok göstermek, Allah'ın âyetinin izharında ve kudretine delalet etmede en belirgin halidir." Burada belirtilen görme olayı, hiçbir karışıklık olmayan, net bir görme olayıdır. Allah, dilediğini herhangi bir aracıya ihtiyacı olmadan da yardımıyla destekler. Tıpkı kendi yolunda savaşan topluluğu, zaferle desteklediği gibi. Elbette bunda, basiret sahibi olanlar için bir ibret vardır. Bedir savaşında, az bir topluluğun çok görünmesinde, akıl ve basiret sahipleri için bir ibret vardır. Akıl sahiplerinin, mal ve çocuklarının çokluğuna önem vereceği yerde, Allah'ın âyetlerini göz önünde bulundurması gerekir. Allahü teâlâ, böyle davranmayanlara az bir mutluluk verir, sonra da büyük bir azabı tatmaya mecbur eder. |
﴾ 13 ﴿