147

Onlar, düşmanla karşılaşıp, savaşın zorluklarını aşmada,

sadece şöyle diyorlardı: 'Ey Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlığımızı, yani senin rızân dışında haddi aşarak işlediğimiz isyanlarımızı

bağışla. Ayaklarımızı sabit tut ve bize, inkârcı topluluğa karşı, yardım et!' Savaş alanında, takvamızı artırıp, bizim ayaklarımızı sabit kıl, bizi haktan uzaklaştırma. Buradan anlaşılan, şavaş yerinde şaibeye kapılıp, bozguna uğrayıncaya kadar bu duaya devam ediyorlardı. Yine burada, savaş meydanında dağılıp hezimete uğrayanlara açık bir tariz vardır.

147 ﴿