23Fakat, dualarını kabul ederek Allah onları içinde bulundukları sıkıntılardan kurtarınca, bir de bakarsın ki, daha önce yaptıkları gibi, yeryüzünde yine haksızlıkla taşkınlık ediyorlar! Allah'a ortak koşma, O'nu yalanlama ve Allah'a karşı suç işleme yoluyla eski taşkınlıklarına dönüyorlar. Ey azgın insanlar! Hiç şüphesiz sizin taşkınlığınız ancak kendi aleyhinizedir. Azgınlığınızın giyıahı aleyhinize dönecektir. Onun cezasını mutlaka göreceksiniz. Bunun cezasını kendilerine azgınlık ettiğiniz kimseler, çekmeyeceklerdir. Yaptığınız taşkınlıkla sadece fani dünya hayatının menfaatini, geçici nimetlerini elde edersiniz. Fakat dünya hayatı ile ondaki lezzetler yok olur gider, günah işleyenlere verilecek cezalar devam eder. Sonunda, kıyamet gününde dönüşünüz yine Bizedir, başkasına değil. Böylece dünyada yapmakta olduklarınızı, yani bütün amellerinizi size haber veririz. Âyetteki bu cümle, verilecek ceza ile tehdit mânâsını ifade ediyor. Bir adamın tehdit ettiği kişiye söylediği şu söz gibi: ”Yaptıklarını sana göstereceğim." Bu âyet-i kerimede, gemilerin Allah tarafından ihsan edilmiş büyük bir nimet olduğuna işaret vardır. Çünkü insanlar, denizlerde seyredebilmek için gemilere muhtaçtır. Bu yüzden Cenab-ı Hak, insanları denizlerde yürütmek suretiyle onlara ihsanda bulunduğunu ifâde etmiştir. Denizlerde gemilere binmek erkekler için caiz, kadınlar içinse mekruhtur. Çünkü denizde kadınların tesettürü çok defa mümkün olmayabilir, özellikle küçük gemilerde açılması caiz olmayan yerlerinin açılmamasından da emin olamazlar. Üstelik kadınlar, gemide, bazı ihtiyaçlarını erkeklerin yanında gidermek zorunda kalırlar.(8) 8- Bu mahzurlar, eski ibtidaî gemiler için geçerlidir. Şimdiki gelişmiş modern gemilerde sayılan sakıncalar olmayabilir. (Mütercim) Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh) Rasûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şu hadisi naklediyor: ”Hac ve umre yapmanın veya Allah yolunda savaşmanın dışında gemiye binme. Çünkü denizlerin dibinde ateş vardır. Ateşin altında da yine deniz vardır." (9) 9- Hadisi Ebû Davud, Cihad bahsinde 2489 no ile rivayet etmiştir. Senedi zayıftır. Bir denizciye: ”Denizlerde gördüğün en tuhaf durum nedir?" denildi. O da: ”Denizlerden selâmette kalınanıdır." dedi. Bir dil bilgini gemiye bindi. Gemideki bir işçiye: ”Sen gramer bilir misin?" dedi. İşçi: ”Hayır" dedi. Bilgin: ”Ömrünün yarısı boşa geçmiş," dedi. Derken deniz dalgalanmaya ve gemi sarsılmaya başladı. Bu sefer işçi, bilgine: ”Sen yüzme bilir misin?" dedi. Bilgin: ”Hayır" dedi. İşçi: ”O halde senin ömrünün tümü boşa gitmiştir ” dedi. |
﴾ 23 ﴿