11

Ancak, kim günah işlemek suretiyle kendine

haksızlık eder, sonra yaptığı kötülüğü iyiliğe çevirir yani, günah işledikten sonra tevbe eder

se, bilsin ki Ben tevbe edenleri

çok bağışlayıcıyım, onlara

çok merhamet edenim.

Alimler, peygamberlerin günah işleyip işlememeleri konusunda farklı görüşler ileriye sürmüşlerdir. Nitekim Fahreddin er-Razî şöyle demiştir: ”Tercih ettiğimiz görüşe göre peygamberlerin, peygamberlikleri döneminde -küçük olsun büyük olsun- günah işlemiş olmaları söz konusu değildir. Onların, daha iyi olan bir şeyi terkedip iyi olanı yapmaları bizim küçük bir günahımız hükmündedir. Çünkü iyi kulların iyilikleri, has kulların kötülükleri mesabesindedir.

Bil ki, has kulların kötülükleri diğer insanların kötülükleri gibi tabiî arzu ve istekten kaynaklanmaz. Has kulların günahları ancak, yorum farkından doğan hata sonucu meydana gelir. Bunun izahı şöyledir: Allahü teâlâ, marifet sahibi birini muhalefete düşürmek istediği zaman ona yoruma girişmeyi süslü göstermek suretiyle muhalefete düşmesine imkân verir. Çünkü marifet sahibi olan, yorum yapmaksızın, muhalefete düşmekten korkar. Ancak Allahü teâlâ, süslü gösterilmesinden, ya da yorumu sayesinde muhalefet durumuna düşene, kendisini bu duruma düşüren yorumun yanlışlığını gösterir. Nitekim Hazret-i Adem de böyle bir duruma düşmüş ve yoruma girişmesinden dolayı günaha sürüklenen olmuştur. İşte böyle bir durumda marifet sahibi kendi aleyhine isyana hükmeder. Halbuki, yorum şüphesinden dolayı bu duruma düşmeden önce günahkâr değildi.

11 ﴿