20(Süleyman) kuşları gözden geçirerek şöyle dedi: ”Tefekkııd:" Ortada olmayanı arayıp sormaktır. Nitekim, aramakla meşgul olan kişi, aradığının bir kısmını bulup bir kısmını bulamayabilir. Bu sebeple, söz konusu gözden geçirme işine ”tefekkud" adı verilmiştir. Buna göre âyetin anlamı şöyledir: ”Süleyman, kuşların durumunu öğrendiğinde Hüdhüd'ü görememiştir." Hüdhüd'ü niçin göremiyorum? Arada bir engel veya başka bir şey mi var? Yoksa kayıplara rai karıştı? ”el-Vesît" isimli tefsirde şöyle denmiştir: ”Hüdhüd'ü niçin göremiyorum? Yani, Hüdhüd'e ne oldu ki onu göremiyorum? Araplar, 'Sana ne oldu?' anlamında 'Seni niçin üzüntülü görüyorum?' derler." Şu halde hükümdarların, ülkelerinde uyanık olmaları, iyi idare etmeleri ve maiyetinde bulunanların işlerini üstlenmeleri ve en küçük tebasını bile denetlemeleri gerekir. Nitekim Hazret-i Süleyman (aleyhisselâm), en küçük kuşlardan olan Hüdhüd'ün durumunu gözden geçirmiş, ortada bir saat olmayışı bile gözünden kaçmamış ve tebasına karşı olan son derece şefkatinden dolayı kusur ve eksikliği kendisine atfederek, ”Hüdlıüd"e ne oldu ki onu göremiyorum" yerine, ”Bana ne oldu ki Hüdhüdu göremiyorum?" demiştir. Bu sözü ile Hazret-i Süleyman, idaresi altında bulunanların menfaatlerini gözetmeyi ve onları eğitmeyi hedeflemiştir. Hazret-i Süleyman, Hüdhüd'ün ortadan kaybolmasında geçerli bir özürü olmaması durumunda kendisini tehdit ederek şöyle demiştir: |
﴾ 20 ﴿