4Ey Mekke halkı! Hiç şüphesiz ilâhınız tektir. Hiçbir ortağı yoktur. Bu âyet-i kerime onlar hakkında inmiştir. Çünkü Mekkeliler hayret ifadesiyle şöyle diyorlardı: ”O, tanrıları tek bir tanrı mı yaptı?" Ey Mekkeliler! Öyleyse putları, dünyayı, boş arzuları ve şeytanı tanrılar edinmeyiniz. Bu son âyet, yeminin cevabıdır. Bu yeminin faydası, adına yemin yapılan şeyi yüceltmek, şerefini ortaya koymak ve Arap dilinde alışılageldiği şekilde yemine hedef olan şeyi vurgulamaktır. Kur'an da Arapça olarak ve Arapların konuşma üslûbuna uygun olarak indirilmiştir. "el-Vahid-Tek"; hiçbir şekilde parçası bulunmayan şey demektir. Buna göre Allahü teâlâ kendisini tek bir olarak vasıflandırınca bu ifade, ”Parçalarının ayrılması ve çoğalması mümkün olmayan varlık" anlamındadır. Nitekim söz konusu vahdetin, birliğin zorluğundan dolayı Allahü teâlâ şöyle buyurmuştur: ”Allah, tek olarak anıldığı zaman, âhirete inanmayanların kalpleri nefretle çarpar. ” (Zümer: 45) İmam Gazali ( Allah ona rahmet etsin) şöyle demiştir: ”Tek, parçalara ayrılmayan ve tesniyesi (ikili) olmayan demektir. Parçalara ayrılmayan; bölünmeyen tek bir cevher gibi olan şey demektir. Bu sebeple, parçası bulunmayan anlamında 'O tekdir' denir. Allahü teâlâ, zatında bölünme söz konusu olmayan tekdir. İkili olmayan ise, güneş örneğinde olduğu gibi, dengi bulunmayan demektir. Güneş, cisimlerden olması hasebiyle bölünebilir ve kendisi parçalara ayrılabilir ise de dengi yoktur. Varlık âlemi içinde bir varlık yoktur ki, o varlığın özelliklerini taşıyan başka bir varlık tasavvur edilmesin. Allahü teâlâ ise müstesna. Gerçekten Allah, her yönüyle tektir; ezelî ve ebedîdir." Nitekim bir şiirde şöyle dendiği gibi: Her şeyde Allah'a ait bir delil vardır. Ki bu delil, O'nun tek olduğunu göstermektedir. Tek olan Allah'ın adının hususiyeti, dünyaya yönelik sevginin kalpten uzaklaştırılmasıdır. Nitekim Hazret-i Peygamber, duasında şöyle diyen birini dinlemişti: ”Allah'ım! Ben senden tek bir olan, yegane, samed olan, doğurmayan, doğmayan ve hiçbir şey dengi bulunmayan Allah adınla istiyorum." Bunun üzerine Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuşlardır: ”O kişi Allah'tan, O'nun yüce adıyla istemiştir. Ki bu adla dua edilince Allah, bu duayı kabul eder; talep edilince de verir. ”(2) |
﴾ 4 ﴿