29Gökleri, yeri böylesine yaratılışın harikalarını yansıtır biçimde yaratması ve bunların içine yayıp ürettiği canlıları yaratması da O'nun delillerindendir. Yani O'nun kudret delillerindendir. Çünkü yeryüzü ve semaların bizzat kendileri, ya da sıfatlarıyla Yüce Allah'ın muazzam eseririe delâlet etmektedir. Âyet metninde yer alan ”besse", yaymak demektir. Bu ifade Yüce Allah'ın mevcut olmayan bir şeyi yoktan var ettiğine ve onu ortaya çıkardığına işaret etmektedir. Âyetin metninde yer alan ”dâbhe", canlı demektir ve bu canlı kavramına melekler de dahildir. Çünkü melekler de hareket ederler. Herne kadar yeryüzünde yürümüyor olsalar da semada uçarlar. Âyetteki ”dâbhe" kelimesinin manasının, yeryüzünde debelenen şeklinde olması da mümkündür. Çünkü birbirine komşu iki şeyden birisine sahip olana o iki şeyi nispet etmek mümkündür. Bir örnek vermek gerekirse Yüce Allah Kur'an-ı Kerim’inde ”İkisinden de inci ve mercan çıkar." (Rahman: 22) buyurmaktadır. Oysa inci ve mercan sadece tuzlu sudan çıkar. Meleklerin uçma özellikleri yanında, yürüme özelliklerinin olduğu da mümkün görülmüştür. Bu taktirde meleklerin de dâbhe olarak vasıflandırılmaları mümkündür. O, dilediği zaman ne zaman dilerse bunları hesaba çekmek üzere diri klikten sonra cesetleri hasretmeye biraraya toplamaya da kadirdir. Buna gücü yeter. |
﴾ 29 ﴿