25 «Yâ Muhammed, bana iman edip senin risaletini ve benim kelâmımı tasdik edip, amel-i salih işleyenleri müjdele. Onlar için bağlar, bostanlar vardır. Makamlarının ve köşklerinin altından ve yanından bal, süt ve şerbet ırmakları akar. Her defasında o taamlardan ve yemişlerden yedikleri zaman bunlar 'önceki yediklerimizdendir' derler. Zira renkleri ve şekilleri öncekilere benzer. Fakat lezzet ve kokusu onlara benzemez. Taddıklan zaman önceki yediklerine benzemediğini anlarlar.» Bazı tefsirciler şöyle demişlerdir: «Cennet ehli bize verilen taamlar ve yemişler, bundan evvel dünyada yediğimiz taamların ve yemişlerin aynıdır» derler. Bunların renkleri ve şekilleri dünyadaki lere benzer. Lezzet ve kokuları dünyadakilere benzemediği gibi içinde bozulmuşu da yoktur, bunlar asla bozulmazlar. İbn Abbas (radıyallahü anh)'dan rivayet edilmiştir: Cennetteki nimetlerin hiç biri dünyadakilere benzemez. Ancak isimleri benzer. Hurma, üzüm, elma vb.. gibi. Renkleri, kokuları ve lezzetleri benzemediği gibi cennette olan şeylerin hiçbiri de dünyadakilere benzemez, Cennette Allah'ın mü’min kullarına verdiği nimetlerin hiçbiri dünyadakilerle kıyaslanamaz. Yüce Allah îman edip amel-i salihte bulunan kulları için cenneti hazırlamıştır. Mü’minler için orada köşkler, huriler vardır ki, onlar özür görmezler, dünyadaki beşerî ihtiyaçların hiç biri kendilerinde yoktur. Onların güzelliği tarif edilemez. Onlarda kin, haset, düşmanlık yoktur. Hurilerin kendi helâllıklarından başkasını gözleri görmez. Cennette ölüm olmadığı gibi oradan bir daha çıkmak da yoktur. |
﴾ 25 ﴿