118 «(Hakikati bilmeyenler) ne olur Allah bizimle konuşsa, söyleşse, yahut bize bir âyet gelse, dediler. Onlardan evvelkiler de tıpkı onların söyledikleri gibi söylemişlerdi. Kalbleri ne kadar da birbirine benzemektedir. Biz hakikatleri iyice bilmek isteyenlere âyetlerimizi apaçık göndermişizdir.» Yüce Allah'ın birliğinden haberi olmayan cahiller ve müşrikler «Senin hak Peygamber olduğunu Allah bize niçin söylemiyor ve haber vermiyor. Veya senin nübüvvetini açıklayıcı bir burhanı bize neden indirmiyor?» diye sormuşlardı. Daha önceki Yahudilerin de Musa (aleyhisselâm)'a aynı şeyleri sorduklarını Yüce Allah haber veriyor. Onlar Musa (aleyhisselâm)'a «Allah'ı bize açıkça göster» demişlerdi. Bunların kalbi katılıkta ve küfürde onlara benzemektedir. Sözleri de daima onların sözleri gibi Hakkı inkâr edicidir. Allahü teâlâ, Hazret-i Muhammed (sallallahü aleyhi ve sellem)'in diğer bütün peygamberlerden üstün olduğunu bildirmek için Tevrat'ta özelliklerini beyan etmiş, son Peygamber olduğunu bildirmiş, bütün peygamberlere verdiği mucizeleri fazlasıyla ona da vermiştir. Hazret-i Muhammed'in bu üstünlüğünü, gerçek akıl sahipleriyle Tevrat'a iman edenler ve hakkı batıldan ayıranlar anlarlar. Kalpleri kararmış, hakkı görmeyen gafiller ise anlamazlar. |
﴾ 118 ﴿