189

«Göklerin ve yerin hakimiyeti Allah'ındır. Ve Allah her şeye kadirdir.»

Bu âyet-i celilenin nüzul sebebi şudur.- Yahudi bilginleri, Hazret-i Peygamber daha insanlara peygamber olarak gönderilmeden önce, Tevrat'tan özelliklerini okuyor ve son peygamber olduğunu söylüyorlardı. Halk da son peygamberin geleceğini biliyordu. Zaman gelip Hazret-i Muhammed peygamber olarak gönderilince, Yahudi âlimleri onun son peygamber olarak gönderildiğini inkâr etmişlerdir. Zira onlar peygamberi kendi soylarından bekliyorlardı. Yahudilerin ileri gelenleri, bilginlerine «Tevrat'ta bahsedilen ve özelliklerini bize okuduğunuz peygamber bu mu?» dediler. Yahudi bilginleri, menfaatlerini düşündükleri için onu inkâr etmişler ve halkı inandırmışlardır. Halbuki onlar Tevrat'ta sıfatlan zikredilen Peygamberin Hazret-i Muhammed olduğunu da çok iyi biliyorlardı. Fakat bu inkârlarından dolayı Yahudilerin ileri gelenlerinden dünyevî menfaat temin etmişlerdir. Yüce Allah onların durumlarını şöyle beyan ediyor: «Ettikleriyle sevinen ve yapmadıklanyla övünmeyi sevenleri sakın azaptan kurtarılacakları bir yerde sanma. Onlar için pek acıklı bîr azap vardır.»

Yahudiler, kendilerinin Hazret-i İbrahim'in dini üzere olduklarını söylüyorlardı. Halbuki onların Hazret-i İbrahim'in dini ile hiç bir ilgileri yoktu. Yine onlar namaz kıldıklarını, oruç tuttuklarını ve kitaplarıyla amel ettiklerini söylüyorlar ve bunlarla övünüyorlardı. Halbuki onlar yapmadıkları şeyleri söylüyorlardı. Zira onların bu söyledikleriyle hiçbir ilgileri yoktur. Sakın onların azaptan kurtulacaklarını sanmayın. Onlar için ebedi ve çok acıklı bir azap vardır. Göklerin ve yerin mülkü ve hazinesi elinde olan Allah her şeye kadirdir. Dilediği zaman küfredenlere azabını gönderir. Ve lâyık oldukları cezayı verir.

189 ﴿