195

«Nihayet Rableri dualarını kabul etti. Birbirinizden meydana gelen sizlerden gerek erkek olsun, gerek dişi olsun işini yapanın işini boşa çıkarmam, Hicret edenlerin, yurtlarından Sarılanların, benim yolumda işkenceye, hakarete, ziyana uğrayanlara, muharebe edenlerin ve öldürülenlerin suçlarını elbette örteceğim, Allah katında mükâfat olmak üzere onları altlarından ırmaklar ikan Cennetlere koyacağım. Mükafatın güzeli Allah katındadır.»

Allahü teâlâ, bu âyet-i celilesinde tefekkür edip, dua eden kullarının fiillerinden haber veriyor ve dualarını kabul ettiğini ifade buyuruyor. Yüce Allah, samimiyetle dua ve niyaîda bulunan kullarının dualarını kabul edicidir. Allah kullarının yellerini asla boşa çıkarmaz.

Cafer ibn Muhammed şöyle demiştir: -Allabü Teâlâ'ya samimiyetle bu dualarla dua ve niyazda bulunanların dua ve niyazlarını hiç şüphesiz Allah kabul eder.» Çünkü «Rableri dualarını kabul etti.»

İtâat edenlerin amellerini kadın olsun, erkek olsun asla zayi etmez. Mekke'den Medine'ye hicret edip, yurtlarından çıkarılanların, Allah yolunda işkenceye uğrayanların, zahmet çekenlerin, hakarete uğrayanların, müşriklerle muharebe edenlerin ve Allah yolunda öldürülenlerin bütün suçlarını, günahlarını Allahü teâlâ affedecektir. Allah, mükâfat olarak onları altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacaktır. Mükâfatların en güzeli Allah katındadır. Zira dünyadaki nimetler fani, Allah katındaki nimetler ise daimîdir.

195 ﴿