4 «Kadınlarınızın mehirlerini seve seve verin. Şayet ondan bir kısmını gönül hoşluğu ile size bağışlar iseler, onu afiyetle yiyin.» Bundan sonra Allahü teâlâ şöyle buyuruyor: «Kadınlarınızın mehirlerini seve seve verin. Bu, boynunuza bir borçtur. Şayet kadınlarınız mehirlerinin bir kısmını size gönül hoşluğu ile bağışlarlarsa, onu afiyetle yiyin. Onların bağışlamış olduğunda sizin üzerinize bir vebal yoktur.» Ayet-i kerîmeden anlaşıldığına göre, nikâhda konan mihir tamamen kadının hakkıdır. Bazıları mihrin kocaya helâl olduğunu söylemişlerse de, kadının izni olmadan kocasının onu yemesi veya alması asla helâl değildir. Hazret-i Ali (radıyallahü anh) şöyle rivayet etmiştir: -Hasta olan bir adam, hanımının mihrinden bir miktarla bal alsa, o balı yağmur suyu ile şerbet yapıp içse, Allah'ın izni ile şifa bulur. Çünkü Yüce Allah, kadınların mihirleri için «onu afiyetle yiyin», bal için «şifadır» ve yağmur suyu hakkında da »mübarek sudur» buyurmuştur. Şayet bunlar birbirine karıştırılırsa şifa olur.» |
﴾ 4 ﴿