127 «Bir de kadınlar hakkında senden fetva istiyorlar. De ki: "Onlara dair fetvayı size Allah veriyor. Kendilerine farz kılınan mirası vernediğiniz nikahlamalarını de beğenip yetim kızlar hakkında, mağdur çocuklar hakkında ve yetimlere insafla bakmanız hakkında sizlere kitapta okunan âyetler var. Hayır olarak yapacağınız işi Allah hakkıyla bilicidir."» Yâ Muhammed onlar kadınlara mirasın verilip verilmeyeceği hususunda fetvâ isterler. Araplar savaşa gitmeyen çocuklara ve kadınlara miras vermezlerdi. Onları koruyan, bakan ve muhafaza eden biziz diyerek, , savaş ganimetinden ve mirastan mahrum ederlerdi. Yüce Allah sizin üzerinize okunan Kur'an'da onlar hakkındaki hükümleri ve mirası beyan etmiştir. Onlara dair fetvayı size Allah veriyor. Yetimlerin hakkı olan mirası vermediğiniz gibi, yetim kızlarıda beğenip nikahlamazsınız. Küçük çocuklara ve yetimlere adaletle davranmanız hususunda size Kur'an'da âyetler indirilmiştir. Allah, onlar hakkındaki hükümlerini size beyan etmiştir. Ma’mer bin İbrahim'in rivayetine göre, bir zat yetim bir kız çocuğunu himayesine almıştı. Kızcağızın babasından kalma çok malı vardı. Ancak yüzü çirkin olduğu için himayesinde bulunduğu adam, onunla evlenmek istemiyor, malından dolayı da başkasına vermiyordu. İbrahim devam ediyor: «Hazret-i Ömer bir genelge yayınlayarak kimin yanında yetim kız varsa onunla evlenmesini emretti.» Bu, yetim kızların şunun - bunun elinde mağdur olmamaları için Hazret-i Ömer tarafından alınan bir tedbirdi. İslâm, yetimleri, fakirleri, yoksulları, kimsesizleri korumayı emreder. Her kim hayır veya şerden bir şey yaparsa Allah onu bilir ve kıyamet günü karşılığını verir. Yüce Allah, kadınlar, çocuklar ve yetim kızlar hakkında adaletle hükmetmeyi, onlara zulmetmemeyi emreder, miraslarının kendilerine verilmesini ferman buyurur. Bu âyet-i celîle iki hükmü beyan eder: 1- Kız çocuğunun babasından ve dedesinden başkası da, erginlik çağına geldikten sonra onu evlendirebilir. 2- Yetim kızları himayesine alıp bakanlar, onlarla evlenebilirler. Yani onlarla evlenmelerinde bir sakınca yoktur. İslâm'dan önce Araplar kendi himâyelerindeki yetim kızlarla evlenmezlerdi. |
﴾ 127 ﴿