YÛNUS SÛRESİ

Bu sûre-i celîle Kur'ân-ı Azîmüşşân'ın onuncu süresidir. Sahih olan kavle göre Mekke'de nazil olmuştur. 109 âyettir. Bir rivayete göre 40 âyet ve bazılarına göre de; 84, 95, 96. âyetler Medine'de nazil olmuştur.

Birçok önemli mes'eleyi ihtiva eden bu mübarek sûre, Hazret-i Nuh ve Hazret-i Musa'ya dair ma'lûmat vermektedir. Hazret-i Yûnus'dan ve kavminden bahsedildiğinden, Yûnus sûresi unvanını almıştır.

1

«Elif, Lâm, Râ. Bunlar hikmetle dolu Kitabın âyetleridir.»

İbn Abbas (radıyallahü anh) şöyle rivayet etmiştir: «Allahü teâlâ "Ben öyle bir Allah'ım ki, sizin gizli ve aşikâr yapmış olduğunuz bütün işleri görürüm. Benden gizli hiçbir şey yoktur. Yâ Muhammed, bu âyetler de misak günü sana vaad ettiğim âyetlerdendir. Bunlar hikmetle dolu Kitab'ın âyetleridir. Bu muhkemdir, içinde bâtıl, yalan ve hilaf yoktur. Helâl ve haramı açıkça beyan eder, hakkı bâtıldan ayırır. Bu, diğer ilâhî kitabların hâkimidir. Bu hüccettir, burhandır, haktır, peygamberlik bununla sabittir".»

1 ﴿