İBRAHİM SURESİ

Kur'ân-ı Kerim'in on dördüncü sûresi olup Mekke'de nazil olmuştur. 52 âyettir. İçinde İbrahim (aleyhisselâm)'in duaları ve yalvarışları geçtiğinden dolayı bu ismi almıştır. Ra'd sûresinde mücmel olarak ifade edilen hususlar, bu sûrede mufassal olarak beyan edilmiştir. Allah'ın azametini, mükevvenâtm ahvâlim ve ilâhî nimetleri açıklayan âyetler bulunmaktadır.

1

«Elif, Lâm, Râ. Bu, Öyle bir kitabtır ki, insanları Rablerinin izniyle karanlıklardan aydınlığa, her şeye galip, hamde lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik.»

Kur'ân-ı Kerim'in bütün âyetleri bir gayeye mebni olarak indirilmiştir. Yüce Allah bu hususu şöyle beyan ediyor: «Yâ Muhammed, biz bu Kur'an'ı sana Cebrail vasıtasıyla indirdik ki, insanları Rablerinin izniyle karanlıklardan aydınlığa, yani küfürden imana, sapıklıktan hidâyete, her şeye galip, hamde lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için onu sana indirdik.» Yüce Allah küfrü karanlığa, imam da aydınlığa benzetmiştir. İman edenler aydınlığa, nûra, hidâyete, rahmete, kurtuluşa ve saadete kavuşur. Bunun karşılığı olarak cennet nimetiyîe mükâfatlandırılır. İman etmeyenler ise sapıklığa, zulmete, felâkete, sefalete, zillete düşer. Bunun neticesi olarak da, Allah'ın küfredenlere vaad ettiği cehenneme girer. Yüce Allah bu hususu Peygamberine şöyle beyan ediyor: «Yâ Muhammed, insanları Rablerine imana davet et, O'na iman edip emirlerine itaat etsinler. O, Azîz'dir, Peygamberinin davetine icabet etmeyenlerden intikamını alır. Hamîd'dir, Peygamberine itaat edenlere sonsuz ihsan ve ikramda bulunur.» Âyette ifade edildiği gibi, iman edenler mükâfatını, iman etmeyenler de cezasını göreceklerdir.

1 ﴿