8

"İşte kim zerre ağırlığınca bir hayır yapıyorsa onu (n sevabını) görecek. Kim de zerre kadar şer yapıyorsa onu (n cezasını) görecek."

Mü’min olsun-kâfîr olsun zerre kadar bile birşey yapsa o boşa gitmeyecek. Zerre: Güneş ışınlarında görülen tozcuklardır. Bu, moleküldür. Mü’minlerin hayırlarının cezası âhirete tehir edilmiştir. Orada yaptıklarının karşılığını görecekler. Ama şerlilerin cezası dünyâda acele verilecek. Ya kendilerin de veya çoluk çocuklarında hastalık vb.. görecekler.

Mallarında bîr takım ziyanlar yaşarlar. Tâ ki dünyada üzerinde hiç şer katmamış olur. Âhirete tertemiz gitmiş olur. Ama kâfirlerin serlerinin cezası âhirete tehir edilecektir. Böylece azaba müstehâk olmuş olurlar. Amma hayırlılar iyiliklerinin cezasını dünyâda görürler. Sıhhat ve afiyet içinde olurlar. Uzun ömürlerini güzel geçirirler. Evlâdü iyallerinde zerre kadar hayırları kalmaz ki onunla âhirete gitmiş olsunlar.

Ebu İshak bir kadının şöyle dediğini nakleder: "Bir gün Hazret-i Âişe'nin yanına uğradım. Ebû Süfyan'ın hanımı ile beraberdi. Kapıya bir dilenci geldi. Aişe"nin yanında bir sele üzüm vardı. Aişe bir tane aldı ve onu fakire verdi: Biz bunu azunsadık. Birbirimize hayretle bakıştık. Aişe bize dedi ki: (Takdir edin görün ki bu bir tane kaç zerredir? Hak teâlâ katında hiç zayi olmaz)"

Rivayete göre Ebu Hüreyre Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)' in şöyle dediğini duymuştur:

"Kim herhangi bir gecede izâzülzile sûresini okursa, Kur'anın yarısına denk sevap kazanır."

8 ﴿