MAUN SÛRESİ

Mekke-i Mükerremede inmiştir. Yedi âyettir.

1

"Dini yalan sayanı gördün mü?"

Yâ Muhammed! Bu kıyamet gününü yalanlayan kâfirler hakkında ne dersin? Onların kıyamet günü halleri nicedir? Bu âyet-i kerîme "As ibn Vâil" hakkında inmiştir. Öldükten sonra dirilmeyi inkâr ederdi.

2

"İşte yetîmi unfü şiddetle iten,"

3

"yoksulu doyurmayı teşvik etmeyen odur."

Kıyameti inkâr edenler. Yetime çok olumsuz davranırlar. Rivayete göre "Ebucehil" bir yetimin vasisiydi. Yetim çini çıplak olduğu halde kendi malından istedi. Ebu Cehil onu itti-kaktı ve kovdu. Bir yoksul Ebu Süfyan'a gelip bir şeyler istedi. O da iki deve kesmişti. Buna rağmen onu kovdu. Bu ikisi hakkında nazil olduğu rivayet edilmiştir.

4

"İşte, namaz kılan (münafık) ların vay hâline ki"

5

"onlar namazlarından gafildirler."

Namazlarını gafletle ve vaktini geciktirerek kılan münafıkların vay hâline! Çünkü onlar abdestsiz, itikatsız sırf halka iyi görünmek için kılarlar. Müslüman olduğu halde böyle namaz kılanlar "amelî bakımdan nifak" içindedirler.

6

"Onlar riyakarların ta kendileridir."

7

"Zekatı da menederler onlar."

Veyl o kimselere ki onlar ibâdetlerini ihlâsla yapmazlar. Riyakârdırlar, Halkın kendilerini kötülememeleri için ibâdet yaparlar. Veya övülmek niyetiyle kendilerini ibâdete verirler. Maksatları Hak teâlâ'nın rızasını kazanmak asla değildir. Âhiretteki sevap da onlan ilgilendirmiyor.

Yine o kimseler balta, çanak-çömlek, tas-tabak, iğne-iplik gibi ihtiyaçları gidermezler. Kötü bir komşuluk yaparlar. Cimri komşuluk sergilerler.

Bir de üzerlerine farz olan zekâtı vermezler.

"Kim Mâûn Sûresini okursa-zekâtı vermek şartıyla Allah onu bağışlar." (Beydâvî)