21

Ey insanlar sizi ve sizden öncekileri yaratan rabbinize ibadet edin ki ona karşı gelmekten korunmuş olasınız.

Ey insanlar, itaat ve ibadetinizi sadece rabbinize tahsis edin. Ondan başka, yaratıklarından birine değil. O, sizi, sizden önceki babalarınızı, ecdadınızı ve sizin dışınızdaki bütün mahlukatı yaratandır. Size zarar ve fayda vermeye gücü yeten O'dur. Umulur ki kızgınlığının ve gazabının size isabetinden korunursunuz da, rablerinin kendilerinden razı olduğu takva sahiplerinden olursunuz.

* Allahü teâlâ bu âyeti-i kerime’de, kalbleri kendisi tarafından mühürlendiği için uyanlip uyanlmamalan eşit olan kâfirlere iman etmedikleri halde mü’min olduklarını söyleyerek Allah'ı ve mü’minleri aldatmaya çalışan münafıklara ve diğer insanlara hitabetmekte, onların Allah’a boyun eğmelerini, ona itaat etmelerini, sadece onu rab kabul edip ona kulluk etmelerini, diğer put ve heykelleri bırakmalarını emretmektedir. Zira bu insanların da onlardan önce geçen atalarının da yaratıcısı O, putlarının ve heykellerinin yaratıcısı da O'dur.

Âyette geçen ve "İbadet edin" diye tercüme edilen emri Abdullah b. Abbas tarafından "Allah'ı birleyin" şeklinde izah edilmiş, Taberi ise bu "İbadef'in asıl mânâsının "Allah'a itaatla boyun eğmek ve ona teslimiyetle zelil olduğunu göstermek" olduğunu söylemiştir.

Âyette zikredilen "Ey insanlar" ifadesinden maksat, Abdullah b. Abbasa göre "Kâfir ve münafik"lardır. Bu sebeple ifadesini "Birleyin" şeklinde izah etmiştir.

Âyeti kerime’nin sonunda "Rabbinize ibadet edin ki ona karşı gelmekten korunmuş olasınız." buyurulmaktadır. Bu ifadede "Umulur ki" mânâsına da kullanılan kelimesi zikredilmektedir. Ancak burada "Umulur ki" anlamına olmayıp "için" manasınadır. Bu sebeple âyet-i kerime bu son mânâya göre izah edilmiştir.

21 ﴿