76İman edenlerle karşılaştıkları zaman "İman ettik" derler. Birbirleriyle başbaşa kaldıkları zaman da "Allah'ın size açıkladıklarını, rabbinizin katında aleyhinize delil olarak kullansınlar diye mi onlara söylüyorsunuz? Hiç düşünmüyor musunuz?" derler. Yahudiler, mü’minleri gördükleri zaman, münafıkça hareket ederek "Muhammedi ve onun, Allah'tan getirdiği şeyleri tasdik ettik." derler. Birbirleriyle yalnız başlarına kaldıklarında ise bir kısmı diğer bir kısmına der ki: "Muhammed'in sıfatlarıyla ilgili olarak, Allah'ın size kitabında bildirdiği şeyleri onlara haber veriyor ve onun Peygamberliğini tasdik mi ediyorsunuz? Rabbinizin huzurunda bunları size karşı delil göstersinler diye mi konuşuyorsunuz? Ey kavim, iyice düşünüp aklınızı neden kullanmıyorsunuz?" Âyet-i kerime’de geçen ve "Allah'ın size açıkladığı" şeklinde tercüme edilen ifadesi, müfessirler tarafından çeşitli şekillerde izah edilmiştir. Dehhakm Abdullah b. Abbas'tan naklettiğine göre Allahü teâlânın Yahudilere açıkladığı şeylerden maksat, Allah'ın Tevratta onlara emrettiği şeylerdir. Bazı Yahudiler, mü’minleri gördüklerinde "Biz, arkadaşınız Muhammed'e iman ettik." diyorlardı. Kendi aralarında başbaşa kaldıklarında ise "Allah'ın size, Muhammed'e iman etmeniz gerektiğitıi bildirdiğini niçin Müslümanlara söylüyor da rabbiniz katında onların, aleyhinize şahitlik etmelerini sağlıyorsunuz? Hiç düşünmüyor musunuz?" diyorlardı. "İman ettik" diyen Yahudiler de "Biz onlarla alay ediyoruz." diyorlardı. Ebul Âliye'ye, Katadeye ve Abdullah b. Abbastan nakledilen başka bir görüşe göre Allahü teâlânın, Yahudilere açıkladığı şeylerden maksat, Tevratta zikredilen, Hazret-i Muhammed'in sıfatlarıdır. Bir kısım Yahudiler, Hazret-i Muhammed'in hak Peygamber olduğunu ve onun sıfatlarının Tevratta zikredildiğini mü’minlere söylüyorlardı. Yahudilerle bir araya geldiklerinde diğer Yahudiler onları hesaba çekiyorlar ve "Allah'ın Tevratta size açıkladığı Muhammedin sıfatlarını niçin Müslümanlara anlatıyorsunuz? Böylece onlar, Allah katında bu sözlerinizi aleyhinize delil olarak kullanacaklardır. Halbuki Allah sizden, sıfatları belirtilen böyle bir Peygambere iman etmenize dair söz almıştır. Mücahide göre ise Allah'ın, Yahudilere açıkladığı şey onların geçmişteki atalarının maymunlara ve domuzlara dönüştürülmeleridir. Resûlüllah, Kureyza oğullarının kalelerini kuşatma altına aldığında onlara "Ey, maymunların, domuzların kardeşleri, ey tağuta tapanlar," diye seslenmiş bunun üzerine Yahudiler" Bizim böyle olduğumuzu Muhammed'e kim bildirdi? Bu mutlaka içinizden biri tarafından söylendi. Siz, Allah'ın size açıkladığı şeyleri onlara açıklıyorsunuz, sizin aleyhinize onların elinde delil oluyor." dediler. Süddiye göre ise Allah'ın Yahudilere açıkladığı şeylerden maksat, onların geçmişte uğratıldıkları azaplardır. Yahudilerden bir kısmı Müslüman olmuş, o esnada, geçmişte uğratıldıkları azapları mü’minlere anlatmışlardır. Daha sonra ise münafık olmuşlar, bu sebeple diğer Yahudiler onları, mü’minlere anlattıkları şeylerden dolayı kınamışlardır. "Allah'ın sizi uğrattığı azapları müslümanlara anlatıyorsunuz ki sizin aleyhinize, onların elinde delil olsun ha? Yapmayın bunu." demişlerdir. İbn-i Zeyd'e göre ise Allah'ın, Yahudilere açıkladığı şeylerden maksat, Tevratta açıkladığı bir kısım hükümlerdir.. Bir kısım Yahudilere "Siz bunun, Tevratta böyle böyle olduğunu bilmiyor musunuz?" diye sorulduğunda onlar "Evet biliyoruz" diyorlardı. Liderlerinin yanlarına vardıklarında liderleri onlara "Allah'ın size indirdiği şeyleri niçin onlara haber veriyorsunuz ki rabbiniz katında onların elinde aleyhinizde bir delil olsun, hiç düşünmüyor musunuz?" diyorlardı. İbn-i Zeyd sözlerine devamla diyor ki"Resûlüllah mü’min olmayanların, Medineye girmelerini yasaklamıştı. Yahudilerin kâfir ve münafık olan liderleri onlara "Siz gidin iman ettik" deyin içlerine girin. Döndüğünüz de ise inkâr edin." diyorlardı. Yahudiler, Resûlüllah'in haber ve emirlerini öğrenmek için Medineye geliyor "biz Müslüman olduk" diyerek sabahleyin şehre giriyorlar. İkindiden sonra oradan çıkıyorlar ve kâfir olduklarını belirtiyorlardı. Bu hususu Allahü teâlâ şu âyetinde açıklamaktadır "Kitap ehlinden bir cemaat şöyle dedi" İman edenlere indirilene günün başlangıcında iman edin sonunda inkâr edin. Umulur ki dinlerinden dönerler. Âl-i İmran, 3/72 Taberi bu görüşlerden, Hazret-i Muhammed'in hak Peygamber olarak gönderildğini söylemenin kastedildiğini beyan eden görüşün, tercihe şâyân olduğunu zira âyetin başında Resûlüllah'a ve mü’minlere "Biz iman ettik." ifadesinin bulunduğunu âyetin devamında da aynı ifadeden dolayı, kâfir liderleri tarafından hesaba çekildiklerim söylemenin âyetin insicamı ve birliği bakımından daha doğru olacağını söylemiştir. Buna göre Yahudiler "İman ettik" diyen ve Hazret-i Muhammed'in sıfatlarının Tevratta zikredildiğini beyan eden diğer Yahudileri hesaba çekiyorlar. Tevratta yazılı olan bu tür şeyleri söyledikleri takdirde Allah katında aleyhlerine delil olacağını bildiriyorlardı. |
﴾ 76 ﴿