185Her nefis ölümü tadacaktır. Kıyamet gününde yaptıklarınızın karşılığı size mutlaka eksiksiz verilecektir. Kim, cehennem ateşinden uzaklaştırılıp cennete konursa, şüphesiz o, kurtuluşa ermiştir. Dünya hayatı ise aldatıcı menfaatten başka bir şey değildir. Allah'ın Peygamberini yalanlayan ve Allah’a karşı iftiralarda bulunan bu Yahudilerin akıbeti de diğer bütün yaratıklar için takdir edilen akıbet gibi olacaktır. Zira, her nefis ölümü tadacaktır. O halde Ey Rasûlüm, seni yalanlayan ve Allah’a karşı iftirada bulunan o Yahudilerin ve müşriklerin, yalanlama ve iftiralarına karşı üzülme. Ey insanlar, biz kıyamet gününde size, yaptıklarınızın karşılığını tam olarak vereceğiz. Hayır işleyene hayır, şer işleyene de şer vereceğiz. Kim de cehennem azabından kurtulur ve cennete konacak olursa işte gerçekten kurtuluşa eren O’dur. Dünyanın lezzeti, ziynetleri ve zevkleri ise aldatıcı ve geçici şeylerden başkası değildir. Sizler, bu aldatıcı ve geçici dünya metaı ile zevke dalarsınız. Halbuki o, neticede sizin başınıza felaketleri, musibetleri ve sevmediğiniz şeyleri getirir. Taberi diyor ki: "Abdurrahman b. Sabit, bu âyette zikredilen kelimesini "Değersiz ve az bir şey" mânâsında almışsa da aslında bu kelimenin mânâsı "Aldatmak"tir. Bu itibarla, dünya malı az olsun çok olsun, aldatıcıdır. Kulun, kendisim ona kaptırarak rabbinin emir ve yasaklarından gafil olmaması gerekir. Ebû Hureyre, Resûlüllah’ın, bu âyetin izahında şunu buyurduğunu Rivâyet etmiştir. "Şüphesiz ki, cennette bir kamçı kadar yer, dünyadan ve onun içinde bulunan şeylerden daha hayırlıdır. İsterseniz şu âyeti okuyun. "Kim, cehennem ateşinden uzaklaştırılıp cennete konursa şüphesiz o kurtuluşa ermiştir. Dünya hayatı ise aldatıcı menfaatten başka bir şey değildir. Tirmizi, K. Tefsir el-Kur'an Sûre 3, Hadis Nü: 3013 Bu hususta, Peygamber efendimiz diğer bir hadîs-i şerifinde şöyle buyuruyor: "Kim, cehennem ateşinden uzaklaştırılıp cennete konulmayı istiyorsa, Allah’a ve âhiret gününe iman etmiş olarak ölsün ve insanlara, kendisine yapılmasını arzuladığı şeyleri yapsın. Müslim, K. el-İmare bab: 49, Hadis No: 1488 / Nesâî, K. el-Bey'a, bab: 25 |
﴾ 185 ﴿